Views: 0
Başbakan Ünal Üstel, Öğretmen (Değişiklik) Yasa Tasarısı ile ilgili düzenlemelerin gençlerin önünü açacağını dile getirerek, “Ülkedeki eğitim istenen noktaya gelene kadar gereken neyse onu yapacağız” dedi.
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda “Öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısı” görüşülmeye devam ediyor.
Başbakan Ünal Üstel, ülke ve vatandaşların önünü açacak, geleceğe yönelik olumlu yansımaları olacak yasaların sırasıyla geçirileceğini söyledi.
Üstel, Meclis’te yaptığı konuşmada, 62. maddeden yapılan konuşmalara cevap verme gibi bir mecburiyeti olmadığını söyledi. “Ağzımız, dilimiz var, beynimiz çalışıyor” diyen ÜStel, bakanlık dönemlerinde de, Başbakanlık görevinde de ne yaptığının ortada olduğunu kaydetti.
Birlik beraberlik içerisinde tüm bu yasaları görüşmek için çok mücadele verdiklerini ancak böyle olmadığını, engellemeler olunca yasaları geçirdiklerini kaydeden Üstel, “Daha iyi bir gelecek ve eğitim için yasada görüşler bir noktaya geldiyse ve bütün diyaloglara rağmen engelleme oluyorsa, vatandaşlar, gençler için yasanın geçirileceğini” söyledi.
Örnek olarak Belediyeler (Değişiklik) Yasası’nı gösteren Üstel, ilk önce diyalog ve işbirliğini denediklerini ancak engellemelerden dolayı bu yasanın geçirildiğini kaydetti. Öğretmenler (Değişiklik) Yasası’nın da onlardan biri olduğunu ifade eden Üstel, ülkenin yavaş yavaş tam gün eğitime geçileceğinin hükümet programında da yer aldığını ifade etti.
Üstel, eğitimde tam gün eğitime öğretmenlerle birlikte, görüşerek ve konuşarak geçeceklerini belirtti.
ERHÜRMAN: YASA ÖĞRETMENLER YOK SAYILARAK YAPILDI
Yasanın genel görüşmesine geçilmesinin ardından ilk sözü CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman aldı. Erhürman, 62. Maddede söz aldığında yasaya değinmediğini ancak “yasanın öğretmenler yok sayılarak yapıldığı” tespitini ortaya koyduğunu söyledi.
Tufan Erhürman, bu konuda ortaya konan eleştirilerden rahatsız olunmaması gerektiğini, sendikalarla komitede yaşanan sıkıntının yanlış olduğunu, çünkü talimatla “bu yasa geçecek” dendikten sonra görüşlerin önem taşımayacağını kaydetti.
Talimatı verenin de Başbakan Ünal Üstel olduğu için bu sorulara cevap vermesini istediklerini ifade eden Erhürman, tüm bu yaşananların komiteler ve genell kurulların “göstermelik” yapıldığını gösterdiğini söyledi.
Milli Eğitim Bakanı ile hükümete yönelik eleştirilerde bulunarak, kimsenin öğretmenleri “yalan söylüyor” diye suçlayamayacağını kaydeden Erhürman, bunun doğru olmadığını belirtti.
Yasanın içeriğine yönelik değerlendirmelerde ve eleştirilerde bulunan Erhürman, yasanın, kendisine göre, insanlar dikkate alınmadan hazırlanıp, Meclise getirildiğinden ötürü “yok” hükmünde olduğunu kaydetti.
Belediyeler Yasası ile ilgili söylediklerinin de anlaşılmadığını ifade eden Erhürman, öğretmenlerin ve bütün mesleklerde hizmet içi eğitimin önemine işaret etti ve yasada yer alan maddenin çerçeveyi çizmediğini söyledi.
Erhürman, öğretmenlere, CTP’nin komitedeki üye sayısıyla ilgili yanlış bilgi verildiğini, komitede 2 üyeleri olduğunu ve oylarının ret olduğunu kaydetti. Erhürman, yasada hatalı maddeler varken, sınav dönemi komiteye getirilmesinin yanlış olduğunu dile getirdi. “Ben yaparım olur” mantığını kabul etmeyeceklerini ve doğrusunun yapılmasını istediklerini kaydeden Erhürman, iktidara gelmeleri halinde bunu değiştireceklerini belirtti.
Erhürman, yasanın geçirilmesindeki ısrarı anlamadığını ifade ederek, “Aklın yolu, bunun komiteye çekilmesi ve yeniden görüşülmesidir. Aceleye gerek yoktur” dedi.
BESİM: AÖA’NIN GELECEĞİNE YÖNELİK CİDDİ KAYGILAR VAR
CTP Milletvekili Filiz Besim de, Meclis’e geldiğinden beridir, kendisini en motive hissettiği yerin komiteler olduğunu, çünkü yasaların çok büyük önem taşıdığını ve çağdaş yasalara sahip olmanın önemini vurguladı.
Besim, yasalar ele alınırken de dayatma zihniyetiyle değil, çok daha dikkatli olunup, sağlıklı bir şekilde görüşülüp geçirilmesinin önem taşıdığını ifade etti. Komitedeki çalışmaları anlatan Besim, zihniyet sorunu yaşadıklarını ve yasanın “çok kötü bir yasa” olduğunu öne sürdü.
Rahatsız olduklarını çünkü yapılan yasaların 30 yıllık olması gerektiğini ve günü kurtarmak için yapılmaması gerektiğini ifade eden Besim, yıpranmış okullar, kalabalık sınıflar, dil bilmeyen öğrenciler gibi bir çok sorunun yaşandığı eğitimin ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğini vurguladı.
Öğretmenin geleceğe yönelik kendisini güvende hissetmediğini ifade eden Besim, öğretmenin bu süreçte üzülüp, incindiğini kaydetti. Önemine vurgu yaptığı AÖA’nın da geleceğine yönelik ciddi kaygıları olduğunu ifade eden Besim, akademinin geliştirilmesi gerektiğine değindi, eğitim için el ele verilip, birlikte çalışma kültürünü geliştirmeleri durumunda çocukların ve öğretmenlerin geleceğine faydalı olacaklarına inanç belirtti.
ÇAVUŞOĞLU: MESLEKTAŞLARIMIZLA VE ARKADAŞLARIMIZLA HİÇBİR SIKINTIMIZ YOKTUR
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu da söz alarak, doğru bilgilendirme yapmak için ara ara söz alacağını ifade ederek, asıl meselenin, “istişare etmedikleri” konusunun olduğunu söyledi ve yapılan görüşmeleri anlattı.
Komitede veya görüşmelerde öğretmen ve sendikaların görüşlerinin dikkate alınmaması gibi bir durum olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, bunu kabul etmediğini, görüşmelerde ortak dilin arandığını, herkesin katkısının arandığını, görüşleri çok dikkatli dinlediğini ve tadilatların bu şekilde yapıldığını söyledi. Çavuşoğlu, AÖA’nın kendileri için çok kıymetli olduğunu ifade ederek, AÖA’nın kapatılması ile ilgili hiçbir düşünceleri olmadığını vurguladı. Çavuşoğlu, “Akademi bizimle daha güvendedir” dedi.
Bu konuda bunun dışında söylenenlerin doğru olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, “Meslektaşlarımızla, arkadaşlarımızla hiçbir sıkıntımız yoktur, niyetimiz öğretmeni sınırsız hizmet içi eğitimlere çağırmak değildir, sendikalarla görüşüp, öğretmenin faydasına hizmet vermektir” ifadelerini kullandı.
Erhürman da yerinden söz alarak, çerçevenin yasaya konabileceğini, bunun komiteye çekilip yapılabileceğini ifade etti. Çavuşoğlu da, öğretmen aleyhine acı çekmesi için bir yasa yapmadıklarını söyledi.