Views: 0
Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “6,4’lük depremden sonra evi hasarsız olanlar da korku içinde çadır talebinde bulunuyor” diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu Adıyaman Üniversitesi’ndeki Koordinasyon toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.
Süleyman Soylu, “6.4’lük depremden sonra evi hasarsız olanlar da korku içinde çadır talebinde bulunuyorlar. Biz bunları karşılamak için elimizden geleni ortaya koymaya çalışıyoruz” dedi.
Bakan Soylu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
“Önümüzde bir yıllık bir süreç var. Bu süre içinde çadırlar, konteynerler, kalıcı konutlar konusunda 3 ayrı sürecimiz var. İnsanlarımızın her birine dokunabilmek, şehirlerin hayatiyetini, üretimini sağlayabilmek için bütün planları ortaya koyuyoruz. Ben Hatay’ı ve Kahramanmaraş’ı özelde, diğerlerini de genelde takip ediyorum. Adıyaman’da ilk başından beri hiçbir güvenlik problemi ile karşılaşılmadı. Burada asayiş olayının gerçekleşmemesi için büyük bir gayret ortaya koyuldu.
Hem konteyner şehirlerin hazırlanması konusunda daha hızlı hareketin planlamasını gerçekleştirdik, artık köylerimizden şehirlerimize kadar değerlendirdik. Sağlık, beslenme, barınma dahil vatandaşımızın yanında olabilmek için nasıl bir sürecin yanında olacağız değerlendirdik. Ağırlıklı olarak konteynere ağırlık veriyoruz. 48 binin üzerinde çadır var AFAD’ın dağıttığı. Ayrıca STK çadırları var. 6.4’lük depremden sonra evi hasarsız olanlar da korku içinde çadır talebinde bulunuyorlar. Biz bunları karşılamak için elimizden geleni ortaya koymaya çalışıyoruz.
Hayatımızda hep beraber ilkleri görüyoruz. Geçmişte yaşadıklarımızı, yaşanılanların tekrar yaşandığını görüyoruz. Büyük bir afet yaşadık. Bunun geleceğe ait oluşturacağı sonuçlar vardır elbette ama bizim elbirliği ile eksiklikleri hep beraber gidererek buradan, o çocuklara, torunlara, dedelerinin biz böyle bir afet yaşadık ama çıkabilme kabiliyetini ortaya koymamız lazımdı, büyüklerimiz bunu ortaya koydu diyebilmemiz gerekir.”