HAKSEN, hükümetin maaş kesintisi kararını Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı

10
HAKSEN
reklam alani

Views: 0

HAKSEN, Anayasa Mahkemesi’nde dava dosyalayarak, maaş ve ücretlerde kesinti yapılmasını öngören yasa gücünde kararnamenin iptalini ve dava sonuna kadar yürütmenin durdurulmasını talep etti.

Eşit Hak ve Adalet Sendikası (HAKSEN), Anayasa Mahkemesi’nde dava dosyalayarak, maaş ve ücretlerde kesinti yapılmasını öngören yasa gücünde kararnamenin iptalini ve dava sonuna kadar yürütmenin durdurulmasını talep etti.

Ara emri, yarın saat 9.30’da Anayasa Mahkemesi’nde görüşülecek.

SÖNMEZER: “GEREK MAHKEMEDE GEREKSE DE SOKAKTA, TÜM DEMOKRATİK HAKLARIMIZI KULLANACAĞIZ”

HAKSEN Başkanı Orhan Sönmezer, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “hükümetin devamlı olarak kamu emekçilerinin ücretlerine el koymayı alışkanlık haline getirdiğini ve bunu servet vergisi toplamaktan ya da ciddi harcamaların yapıldığı herhangi bir kalemde tasarruf yapmaktan daha kolay gördüğünü” savundu.

Sönmezer, “Ancak bunun bu kadar kolay olmadığını anlayacaklar, anlatacağız. Atılabilecek başka onlarca adım varken, Anayasa’ya aykırı olduğu bilinerek, yine de kamu emekçilerinin ücretlerine el konulması yolu tercih edilmektedir” dedi. Sönmezer, “Dava sürecini yakından takip edecek ve gerek mahkemede gerekse de sokakta, tüm demokratik haklarımızı kullanacağız” ifadelerinde bulundu.

İPÇİLER: “ANAYASA İLE VERİLEN KISITLI BİR YETKİ DEVAMLI OLARAK SUİİSTİMAL EDİLİYOR”

HAKSEN Avukatı Cemre İpçiler ise, maaş ve ücretlerden kesinti yapılmasını öngören yasa gücünde kararnamenin iptali ve dava sonuna kadar yürürlüğünün durması için Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptıklarını söyledi.

İpçiler, Bakanlar Kurulu’nun yasa gücünde kararname çıkarması için Anayasa’da düzenlenen yetkinin istisnai ve acil durumlar için verilmiş bir yetki olduğunu, ancak gelmiş geçmiş hükümetlerin bu yetkiyi yasama organını bertaraf etmek için kullanmaya başladığını, uzun zamandır bilinen ve öngörülebilecek ekonomik kriz koşullarının Anayasa’daki anlamıyla ivedilik arz etmediğini ve dolayısıyla bu ve bunun gibi yasa gücünde kararnamelerin Anayasa ile verilen kısıtlı bir yetkinin suiistimal edilmesine işaret ettiğini belirtti.

Paylaş