Views: 0
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, KKTC ziyareti kapsamında Yeni Erenköy’de vatandaş buluşmasına katıldı.
Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin hiç tereddüt etmeden, hiçbir şeyden taviz vermeden Kıbrıs Türk halkının yanında olduğunu ve olmaya devam edeceğini belirtti.
“Gazimağusa’da başkonsolosluk açıyoruz”
Türkiye’nin yurt dışında yaşayan vatandaşlara en iyi hizmeti en hızlı şekilde 7 gün 24 saat ve yerinde vermeye çalıştığını vurgulayan Çavuşoğlu, KKTC’de de Büyükelçi Ali Murat Başçeri ile birlikte görev yapan tüm kurumların temsilcilerinin de bu çabalara katıldığını belirtti.
KKTC halkına bir müjde vermek istediğini söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Gazimağusa’da başkonsolosluk açıyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla özellikle bu bölgede yaşayan vatandaşlarımızı Lefkoşa’ya kadar yormak istemiyoruz. O nedenle Gazimağusa’da başkonsolosluk açıyoruz. KKTC hükümetiyle birlikte yeri belirledik, tadilat çalışmaları başladı. Buradan Başkonsolosumuzun ismini de açıklamak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın olurlarıyla, Kasım Kaban arkadaşımızı, iyi bir arkadaşımızı başkonsolos olarak görevlendirdik.”
Türk tarafının Doğu Akdeniz’deki kaynaklara ilişkin son derece paylaşımcı, adaletli ve çözüm yolu öneren bir ortak komisyon kurma teklifinde bulunduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, “Rum kesimi hemen açıklama yapılır yapılmaz reddetti. Çünkü onların derdi başka. Onlara şuradan bir uyarıda bulunmak istiyoruz, sizin burada yani arkasına sığındığınız kimse, ister Avrupa Birliği olsun, ister Yunanistan olsun, ister kim olursa olsun hiç kimse bizim buradaki faaliyetlerimizi engelleyemez ve engelleyemeyecektir. Burada yapmanız gereken şey, paylaşmayı öğreneceksiniz.” diye konuştu.
Rum tarafı paylaşmayı bilmediği için 60 yıldır Kıbrıs konusunda bir çözüme gidilemediğini vurgulayan Çavuşoğlu, Kıbrıs Türk halkının ve Türkiye’nin çözümden yana olduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Biz çözümden yanayız ama laf olsun diye bir çözümden yana değiliz. Önce neyi müzakere edeceğimizi belirleyeceğiz, ondan sonra da çerçevesini belirleyeceğiz. İçinde ne var, ne yok? Siyasi eşitlik var mı, dönüşümlü başkanlık var mı? Ve Kıbrıs Türk halkının haklarını garanti altına alacak konular var mı, ona bakacağız. Bunlar belirlenirse, sonuç odaklı olursa, yani zamana yayma değil, o zaman bir müzakereye başlarız. Artık bizim kaybedecek vaktimiz yok. Şunu da net söylemek isterim, Crans-Montan’dan, kaldığımız yerden devam etmemiz mümkün değildir. Çünkü ben o toplantıya Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla giderken, ‘Bu, bu anlamda yapacağımız son müzakeredir, eğer burada başarısızlık olursa bir daha böyle bir müzakere yapmayacağız.’ dedik. O sözümüzün de arkasındayız.”
KKTC’de yarın çeşitli temaslarda bulunacağını belirten Çavuşoğlu, vatandaş buluşmaları vesilesiyle Kıbrıs Türk halkı ile kucaklaşma ve onları dinleme fırsatı bulmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Türkiye’nin, KKTC’nin yanında güçlü bir şekilde durmaya devam edeceğini söyleyen Çavuşoğlu, “KKTC’nin ekonomisinin güçlenmesi için Türkiye olarak elimizden gelen katkıyı arttırarak devam ettireceğiz. Son imzaladığımız mali protokolle beraber inşallah bu katkılarımızı Türkiye olarak daha da arttıracağız.” diye konuştu.
Çavuşoğlu, “Malum, suyu Ada’ya getirdik. Şimdi ise elektriği getirmek için çalışmalar yapıyoruz. Yine Sayın Başbakan’ın (Ersin Tatar) ile Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı’nın (Kudret Özersay) birlikte Ankara’ya yaptıkları son ziyarette Sayın Cumhurbaşkanımız bu konudaki kararlılığımızı kendilerine de iletmişlerdir. Bu şekilde, burada inşallah elektriğin maliyetini de düşürmüş olacağız. Yani bizde ne imkan varsa Kıbrıs Türk halkına da sunmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“Sondajlar başlayınca paniklediler”
Doğu Akdeniz’deki son gelişmelere değinen Çavuşoğlu, “Rum kesimi, Doğu Akdeniz’de hidrokarbon faaliyetlerini uyarılarımıza rağmen, Rum kesiminin hamisi olan Avrupa Birliği’ne ve Yunanistan’a yaptığımız uyarılara, uluslararası topluma yaptığımız uyarılara rağmen devam ettirdi. Biz kendilerine bu Ada etrafındaki hidrokarbon zenginlikleri üzerinde Kıbrıs Türk halkının da hakkının olduğunu söyledik ve kesinlikle Kıbrıs Türk halkının hakkını yedirmeyeceğimizi kendilerine ilettik.” dedi.
Rum kesiminin, bu uyarılara duyarlılık göstermemesi üzerine Türkiye’nin Fatih ve Yavuz gemilerini gönderdiğini ve sondaj faaliyetlerine başladığını belirten Çavuşoğlu, “Biz bu işin böyle devam etmeyeceğini defalarca söylemiştik. Şimdi sondajlar başlayınca paniklediler. Bizim derdimiz kimseyle kavga etmek değil. Kıbrıs Türk halkının hakkını, sözlü olarak söylüyorsunuz, garanti altına alın.” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Biz, Kıbrıs Türk halkı ve Türkiye Cumhuriyeti olarak çözümden yanayız. Ama siyasi eşitliği ve de aynı şekilde Kıbrıs Türk halkının tüm haklarını etkin katılım dahil, koruyan bir çözüm varsa biz buna varız. Yok efendim, ‘Sıfır garanti, sıfır güvenlik’. Ne dedik bunun için? ‘Rüya bile olamaz, hayal bile olamaz. Eğer böyle bir rüya gören varsa bundan vazgeçsin’. Böyle bir şey olmayacak. Neymiş efendim, modası geçmiş. Neyin modası geçmiş? Türkiye Cumhuriyeti olmasaydı Kıbrıs Türk halkının haklarını bu hidrokarbon zenginlikleri konusunda yiyip gidecektiniz. Her zamankinden daha fazla Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğine ve garantörlüğüne ihtiyaç vardır. Etrafta sorun çok. Bu tarafta veya o tarafta kim bunun modasının geçtiğini söylüyorsa, özellikle Kuzey’de biri söylüyorsa bilin ki gaflet ve ihanet içindedir. Maalesef böyle tipleri de görmekten üzüntü duyuyoruz. Sadece burada değil ki, Türkiye’de de var. Türkiye’de de görüyoruz, en milli meselelerde bile terör, PKK konusunda siyasilerin ve aydın geçinenlerin neler yaptığını sizler de buradan görüyorsunuz.”
“Dik duracağız ve çalışmaya devam edeceğiz”
Kıbrıs konusunda Türk tarafının artık oyalamaya tahammülü olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, ziyareti sırasında KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve mecliste temsil edilen tüm siyasi partilerin genel başkanlarıyla bir araya gelerek bu konuları ele alacaklarını, uyum içinde çalışacaklarını vurguladı.
Kıbrıs Türk halkının bugüne kadar ihmal edilmiş haklarını almak için kararlı bir duruş sergileyeceklerini söyleyen Çavuşoğlu, “Bir taraftan dik duracağız, bir taraftan çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
Dünyadaki değişimlerin beraberinde tehdit ve sınama getirdiği kadar yeni fırsatların da ortaya çıktığına dikkati çeken Çavuşoğlu, “Atatürk’ün ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesinin tamamlayıcısı olarak girişimci ve insani dış politika çerçevesinde Tüm dünyada artık söz sahibi bir ülkeyiz.” diye konuştu.
“Gazimağusa’da başkonsolosluk açıyoruz”
Türkiye’nin yurt dışında yaşayan vatandaşlara en iyi hizmeti en hızlı şekilde 7 gün 24 saat ve yerinde vermeye çalıştığını vurgulayan Çavuşoğlu, KKTC’de de Büyükelçi Ali Murat Başçeri ile birlikte görev yapan tüm kurumların temsilcilerinin de bu çabalara katıldığını belirtti.
KKTC halkına bir müjde vermek istediğini söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Gazimağusa’da başkonsolosluk açıyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla özellikle bu bölgede yaşayan vatandaşlarımızı Lefkoşa’ya kadar yormak istemiyoruz. O nedenle Gazimağusa’da başkonsolosluk açıyoruz. KKTC hükümetiyle birlikte yeri belirledik, tadilat çalışmaları başladı. Buradan Başkonsolosumuzun ismini de açıklamak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın olurlarıyla, Kasım Kaban arkadaşımızı, iyi bir arkadaşımızı başkonsolos olarak görevlendirdik.”