33 Srebrenitsa kurbanı daha toprağa verildi

20
reklam alani

Views: 0

Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşanmış en büyük insanlık trajedisi olarak kabul edilen ve en az 8 bin 372 Boşnak sivilin katledildiği Srebrenitsa soykırımının 33 kurbanı daha Potoçari Anıt Mezarlığı‘nda toprağa verildi.

Türkiye’den Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile milletvekillerinin de yer aldığı cenaze ve anma törenine ayrıca, ülkedeki uluslarası kurumların temsilcileri, siyasiler, diplomatlar, din adamları ile ülke içi ve dışından binlerce insan katıldı.

Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Boşnak üyesi Sefik Dzaferovic, burada yaptığı konuşmada, Srebrenitsa soykırımında öldürülen kurbanların masum olduğunu vurgulayarak, “Onların tek suçu Boşnak ve Müslüman olmalarıydı. Bu, Radovan Karadzic ile Ratko Mladic’in ölümcül birlikleri için yeterli bir sebepti.” ifadelerini kullandı.

Sırpların, Temmuz 1995’te yalnızca birkaç gün içinde 8 bin 300’den fazla insanı katlettiklerini anımsatan Dzaferovic, “Günde yaklaşık bin kişiyi katlediyorlardı. Neredeyse her dakika masum bir insanın canını alıyorlardı.” dedi.

Dzaferovic, Birleşmiş Milletlerin (BM) Srebrenitsa’yı güvenli bölge ilan ettiğini ancak Avrupa’da 2. Dünya Savaşının ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisini engellemek için gerekli adımları atmadıklarını ifade ederek, “Srebrenitsa, soykırımı engelleme gücüne sahipken engellemeyen herkesin yüzünde kara bir leke olarak kalacaktır.” diye konuştu.

Srebrenitsa soykırımından kurtulan Nedzad Avdic de Sırp askerlerinin öldüğünü zannetmesiyle şans eseri hayatta kaldığını belirterek, “Ben onların hatasıyım. Dolayısıyla bugün buradayım. Gerçeğin tanığıyım.” ifadelerini kullandı.

Arkadaşları, öğretmenleri ve komşularının kurşuna dizildiğini anlatan Avdic, “Hatırlıyorum, ellerimizi bağladılar. Tek bir hakkımız vardı, o da öldürülmek. Biliyorum ki en sonunda gerçek ve adalet kazanacak.” diye konuştu.

Konuklar, eski akü fabrikasında yapılan anma töreninin ardından cenaze namazının da kılınacağı Potoçari Anıt Mezarlığı’na gelerek soykırım anıtına çiçek bıraktı, dua etti.

Öğle namazının ardından 33 soykırım kurbanı için cenaze namazı kıldıran Bosna Hersek İslam Birliği (Diyanet İşleri) Başkanı Husein Kavazoviç, Srebrenitsa’da yaşananları bir daha hiçbir yerde, hiç kimsenin yaşamaması temennisinde bulundu.

Duanın ardından tek tek isimleri okunan 33 soykırım kurbanının cenazeleri, mezarlarına taşınarak sevdikleri ve yakınları tarafından toprağa verildi. Soykırım kurbanlarının defni sırasında hüzünlü anlar yaşandı.

Potoçari Anıt Mezarlığı’na defnedilen kurbanların sayısı, bugünkü cenaze törenin ardından 6 bin 643’e yükseldi.

Bu yıl fefnedilen 33 kurbanın en genci 16 yaşındayken öldürülen Osman Cvrk, en yaşlısı ise 82 yaşındayken öldürülen Saha Cvrk oldu.

Bu yıl defnedilen kurbanların isimleri ise şöyle:

Mevlid Bektic, Nedzad Bajraktarevic, Bajro Salkic, Muradif Husic, Semso Purkovic, Kasim İsakovic, Asim İsakovic, Semso Avdic, Adil Suljic, Resid Cvrk, Saha Cvrk, Fadil Gabeljic, Sidik Memic, Vekaz Tihic, Enver Tahic, Husejn Meholjic, Sabahudin Salkic, Mali Mehmedovic, Sabit Suljic, İsmet Mehmedovic, Behadil Hirkic, Esad Nukic, Ahmet Jasarevic, Zijo Mujic, Fahrudin Mujic, Hajro Tabakovic, Omer Ahmic, Osman Cvrk, Zaim Pilav, Fuad Pilav, Sadik Saranovic, Smail Tabakovic ve Hamed Tihic.

Srebrenitsa’da ne oldu?

Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’nın 11 Temmuz 1995’te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerince işgal edilmesinin ardından BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, daha sonra Sırplara teslim edildi.

Kadın ve çocukların, Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak sivili ormanlık alanlarda, fabrikalarda ve depolarda katletti ve toplu mezarlara gömdü.

Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor.

Aradan 24 yıl geçmesine rağmen binin üzerinde soykırım kurbanının cesedine ise hala ulaşılamadı.

Paylaş