Views: 0
Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmalarımız meşrudur. Doğu Akdeniz’deki asli haklarımızı koruyacağız. Tek taraflı bakış Doğu Akdeniz’i tehlikeye atar. Rapordaki Rum tezleri sorunu çözmez. AB, Kıbrıs sorununu AB’ye ithal ederek, hata yapmıştır
Türkiye Dışişleri Bakanı Yardımcısı Faruk Kaymakçı, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye ilerleme raporuyla ilgili, “Türkiye, raporda yer alan tutarlı ve makul eleştirileri tabi ki not edecek; ancak raporda yer alan haksız ve orantısız eleştirileri kabul etmemiz mümkün değildir” dedi.
‘DOĞU AKDENİZ’DEKİ FAALİYETLER MEŞRUDUR’
Bakan Yardımcısı Kaymakçı, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon faaliyetlerinin uluslararası hukuka dayandığını belirterek, “Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmalarımız meşrudur. Doğu Akdeniz’deki asli haklarımızı koruyacağız. Tek taraflı bakış Doğu Akdeniz’i tehlikeye atar. Rapordaki Rum tezleri sorunu çözmez. AB, Kıbrıs sorununu AB’ye ithal ederek, hata yapmıştır” dedi.
Kaymakçı, Gümrük Birliği konusunda ise “Türkiye, AB pazarıyla bütünleşmiştir. İşleyen bir piyasa ekonomimiz var. Türkiye yapısal reformların adımlarını atmayı sürdürüyor. AB Müktesebatı’na uyum konusunda kararlıyız. 23’üncü ve 24’üncü fasılların açılmaması çelişkilidir. Katılım müzakerelerinin önü açılmalıdır. Ülkemiz 25 yıldır Gümrük Birliğini uygulamaktadır. Gümrük Birliği güncelleme süreci başlatılmalıdır. AB raporda kendi sorumluluklarına yer vermemiştir. Türkiye’nin AB üyeliği en yararlı üyelik olacaktır” diye konuştu.
Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde aşırı sağın ve popülistlerin yükseldiğini vurgulayan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Kaymakçı, “Biz Türkiye ve AB ilişkileri açısından baktığımızda önümüzdeki sürecin daha zor olacağını görüyoruz Avrupa Parlamentosu açısından; ama bizim iddiamız şu; Türkiye AB’nin karşılaştığı sınamaların çözümünde anahtar bir ülkedir. Ülkemiz, önümüzdeki dönemde reform sürecini hızlandırabildiği takdirde, Türkiye- AB ilişkilerinde yeni bir dönemin açılacağını düşünüyorum” dedi.
Dışişleri Bakanı Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakçı, basın toplantısı düzenleyerek, AB Komisyonu’nun Türkiye ilerleme raporunu değerlendirdi. Kaymakçı, raporun mevcut komisyon dönemindeki son rapor olacağını vurgulayarak, “Bu rapor AB’nin kendi, varoluşsal krizlerini yansıtmaktadır. AB, ülkemize maalesef tarafsız yaklaşamamaktadır. Türkiye’deki mevcut durumu tespit edememektedir. Popülist bakış açısı kurumlara sirayet etmiştir. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı ilerleme raporu, bizim de katkı bulunduğumuz bir rapor. Tüm kurumlarımızın son 1 yıldır gelişmelerini aktardığımız bir rapor. Avrupa Komisyonu’nun Türkiye raporunun kabul ettiğimiz, Türkiye’deki gelişmeleri kaydettiği bölümler var; ama haksız, kabul edilemeyecek yine bazı üye ülkelerin, bazı çevrelerin iddialarını içeren bölümler de var. Bizim bu bölümleri kabul etmemiz mümkün değil. Bu bölümleri yok sayıyoruz zaten. Özellikle tek taraflı gerçeklerden uzak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Yunanistan konusundaki raporları yok hükmünde sayıyoruz” diye konuştu.
‘TÜRKİYE ENGELLERE RAĞMEN SÜRECE SAHİP ÇIKIYOR’
Tüm aday ülkelerden sadece ‘aday ülke’ olarak bahsedilirken, Türkiye için ‘öncelikle aday ülke, stratejik ortak ve bölgesel aktör’ diye bahsedildiğini kaydeden Kaymakçı, “Raporda Türkiye’nin AB değerlerinden uzaklaştığına dair geçersiz bazı ifadeler var. Türkiye sapasağlam yerinde duruyor. Türkiye Avrupa’nın parçasıdır. Türkiye, engellere rağmen sürece sahip çıkıyor. AB’yi, AB değerlerinden uzaklaştırmaya çalışan bazı çevreler de var. Biz bunlara, Türkiye ve Avrupa’nın lehine gelişmeler olmadığı için itibar etmek istemiyoruz” dedi.
Türkiye’nin 20 fasılda ilerleme kaydettiğini; ancak siyaseten 14 faslın engellendiğini belirten Kaymakçı, “Güney Kıbrıs’ın AB üyesi olması büyük hata. Güney Kıbrıs ya da Yunanistan istedi, diye AB sınırlarımızı belirleyemez” diye konuştu.
GÜMRÜK BİRLİĞİ VE VİZE SERBESTİSİ
Bakan Yardımcısı Kaymakçı, raporda Gümrük Birliği’ne ilişkin negatif engelleme olmamasının ilginç olduğunu dile getirerek, “AB’nin Gümrük Birliği güncellemesinde adım atması herkesin çıkarına olur. Raporda vize serbestisi ve çalışma gruplarımızın kaydettiği gelişmelere atıflar var, belli çevrelerin iddialarını yansıtmıyor. Vize serbestisinde 66 kriter yerine getirildi. Vize serbestisi sürecinde ilerleme gerekli ve yararlı. Pasaportlarımız AB standartları ile uyumlu hale gelmiştir. Son 6 kriterin de en kısa sürede tamamlanması için çalışmalar sürmektedir” dedi.
‘GÜLEN HAREKETİ DENMESİ KABUL EDİLEMEZ’
Türkiye’nin özgürlük ve güvenlik dengesi için çaba harcadığını vurgulayan Kaymakçı, raporda yer alan FETÖ/PDY ile ilgili ifadeler için “FETÖ terör örgütünden sivil toplum örgütüymüş gibi ‘Gülen hareketi’ şeklinde bahsedilmesi kabul edilemez” diye konuştu.
Kaymakçı, ayrıca OHAL kaldırıldıktan sonra siyasi reform sürecine yönelik atılan önemli adımlara yeterince atıf yapılmadığını da belirterek, “Yargının işleyişi alanındaki eleştiriler kabul edilemez. Yargı alanında önemli adımlar atılıyor. Yargı reformu strateji belgesi yarın açıklanacak” dedi.
‘TÜRKİYE, SEÇİMİN YENİLENDİĞİ TEK ÜLKE DEĞİL’
Türkiye’nin 24 Haziran ve 31 Mart seçimlerine ilişkin atıfların da bulunulduğuna vurgu yapan Kaymakçı, “AB seçmenin iradesine saygı göstermedi. Yeni sistemde cumhurbaşkanı hesap verir konuma getirildi. 31 Mart yerel seçimlerine ilişkin eleştiriler kabul edilemez. Hukuka inanan herkes, YSK kararlarına saygı duymalı. Türkiye oyların yeniden sayıldığı tek ülke değil. Seçimlerin yenilendiği ve oyların yeniden sayıldığı tek ülke Türkiye değil” diye konuştu.