Views: 0
Yaklaşık 9,7 milyon askerin ve 10 milyon sivilin öldüğü Birinci Dünya Savaşı’nın bitmesinin üzerinden tam yüz yıl geçti.
O dönemin en kanlı savaşlarından biri olan dünya harbi hakkında birçok tarih kitabı yazıldı ve araştırmalar yapıldı. Ancak bu döneme ait rakamlar, propagandanın çokluğu ve kayıtların az olması nedeniyle kesinlik içermiyor.
SEBEPLERİ
Ham madde ve sömürge arayışı.
İngiltere ve Almanya arasındaki ekonomik rekabet.
silahlanma yarışının hızlanması.
Fransız ihtilalinin getirdiği milletçilik akımının etkisi.
Fransızların alsos-loren bölgesini Almanlardan geri almak istemesi.
Devletlerarası bloklaşma.
Avusturya’nın ve Rusya’nın balkanlar üzerindeki çıkar çatışmaları.
siyasi birliğini geç tamamlayan Almanya ve İtalya’nın siyasi dengeleri değiştirmesi.
SAVAŞA KATILAN ÜLKELER
1. dünya savaşı ittifak devletleri; almanya, Avusturya-Macar imparatorluğu, İtalya (1915’e kadar), Bulgaristan, Osmanlı Devleti
1. Dünya Savaşı İtilaf Devletleri: İngiltere, Rusya, Fransa, İtalya (1915’ten sonra), Sırbistan, Japonya, Romanya, Portekiz, ABD, Brezilya, Yunanistan.
OSMANLI DEVLETİ BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞINA NEDEN GİRDİ:
Osmanlı devleti önce tarafsızlığını ilan etti. Almanya Osmanlı’nın jeopolitik konumundan yararlanarak yeni cephelerin açılmasını sağlamak ve halifelik sıfatından yararlanmak için savaşa girmesini istedi.
İtilaf devletleri Osmanlı devletinin savaşa girmemesi için kapitülasyonların kaldıracağını ve maddi yardım yapılacağını açıkladı.
İttihat ve terakki yönetimi Almanların savaşı kazanacağını ve kaybedilen toprakların geri alınacağını düşünerek kapitülasyonların tek yanlı olarak kaldırıldığını ilan etti. Midilli ve yavuzlu adı verilen alman gemileri Rus limanlarını bombaladılar. Bu olay sonucunda Osmanlı savaşa girmiş oldu.
1. DÜNYA SAVAŞI’NDA OSMANLI DEVLETİ’NİN SAVAŞTIĞI CEPHELER
Kafkasya cephesi:
Osmanlı devleti doğu Anadolu’da Ruslarla savaştı. Ruslar 1914 yılının aralık ayında doğu ana doluya saldırdı. Enver paşanın yönettiği karşı taarruz, şiddetli soğuklar yüzünden başarısız oldu. Bu nedenlerden dolayı Sarıkamış ve yöresinde askeri birliklerimiz çok kayıplar verdi.
1916 yılında Muş ve Trabzon’u ele geçirdi. Ancak Çanakkale savaşlarından sonra gönderilen Mustafa kemal, muş ve Bitlis’i Ruslardan geri aldı.1917 Rus ihtilali, Kafkas cephesi’nde savaşın durmasına neden oldu.
Kanal cephesi:
Osmanlı Devleti, Mısır’da yeniden egemenlik kurmak ve Süveyş kanalı’nı ele geçirmek amacındaydı. Bu kanal Osmanlılar tarafından alınırsa, İngilizlerin, sömürgeleriyle olan bağlantısı kesilecek ve oralara n aldığı Asker ve malzeme desteği önlenecekti.
Bu yüzden Osmanlı Almanya’nın etkisiyle İngilizlerin Elinde bulunan Süveyş kanalı’na bir saldırı düzenledi.(1915) ancak gerekli önlemler alınmadan, hazırlıksız olarak yapılan savaşta İngiliz birlikleri karşısında başarılı olamadı. İngilizler, Sina yarımadası’nı ele geçirerek Suriye sınırına dayandı (1916)
Hicaz ve yemen cephesi:
Bir kısım Osmanlı birlikleri kutsal yerleri korumak için bu bölgede İngilizlerle çarpıştı.
Ancak Sina’da gerek çölün olumsuz koşulları gerekse güçlü İngiliz kuvvetleri karşısında bir sonuç alınamadı.
Osmanlı devleti bu cephede, İngilizler Veonların kışkırttığı Araplarla mücadele etmek zorunda kaldı. Bu cephede İngiliz üstün duruma geçti.
Irak cephesi:
İngilizler, Türk kuvvetlerinin İran’ a girmesi ve Hindistan’ı tehdit etmesini önlemek istiyordu. Ayrıca, kuzeye çıkarak Ruslarla birleşmek amacındaydılar. Irak petrollerini ele geçirmeyi planlayan İngiltere, Basra’ya asker çıkardı. İngiliz birlikleriyle savaşan Osmanlı kuvvetleri başarılı oldu.
Küt’ ül amare denilen yerde, İngiliz kuvvetleri geri çekildi(1915). Ancak elde edilen bu başarı uzun sürmedi. Yeniden Basra’ya asker çıkaran İngilizler, 1917 yılında Bağdat’ a girdiler.
Suriye ve Filistin cephesi:
Bu cephede Türk kuvvetlerine, yıldırım ordular grup komutanı olan alman general liman Von Sanders komuta ediyordu. Bu general, ateşkes hükmü gereğince görevden alındı, yerine Mustafa kemal paşa atandı. Suriye cephesi’nde İngilizlere karşı bazı başarılar kazandı. Mustafa kemal paşa, bugünkü Suriye sınırımızı savunmak için önlemler aldı.
Galiçya, Romanya ve Makedonya cepheleri:
Osmanlı devleti, Avrupa cephelerine kuvvet göndererek, kendi bağlaşıklarını desteklemişti gönderilen kuvvetler 1916-1917 yıllarında Avrupa cephelerinde muharebelere katıldılar. Rusya, Romanya ve Fransa’ ya karşı mücadele ettiler.
Çanakkale cephesi:
Türk tarihinin kaderini değiştiren, Türk milletinin vatanını savunmak için canını feda etmekten çekinmediği önemli bir savaştır.
İtilaf devletlerinin bu cephedeki amacı; Rusya’ya silah yardımı yaparak bu devletin doğu Avrupa’ya yönelik saldırısını kolaylaştırmak, Almanya’nın doğuya yayılmasını önlemek, boğazlar ve İstanbul’ u alarak Osmanlı devleti’ni savaş dışı bırakmaktı.
İngiltere ayrıca, mısır’daki varlığını güvence altına almak, Ortadoğu’daki zengin petrol yataklarına sahip olmak istiyordu.
İtilaf devleri, Çanakkale boğazı’ndan geçmek için, Şubat 1915’ten itibaren saldırıya geçtiler. Güçlü top atışı ve Nusret mayın gemisinin önceden boğaz’a döktüğü mayınlar yüzünden başarısızlığa uğradılar. 18 Mart 1915′ te, daha büyük bir saldırı başlattılar. İtilaf devletleri’ nin savaş gemilerinin bir kısmı batırıldı, bir bölümü ise saf dışı edildi.
Böylece Çanakkale’yi denizden geçilemeyeceğini anladılar. Bunun üzerine 25 Nisan tarihinde Gelibolu yarımadası’ nda Seddülbahir ve Arı burnu kıyılarına çıkarma yaptılar.
Amaç; Çanakkale’yi karadan geçmekti. İçlerinde Avusturya ve yeni Zelandalı askerlerden oluşan Anzakların da bulunduğu itilaf devleti’nin birlikleri, karşılarında Mustafa kemal’ i ve onun inançlı askerlerini buldular.
Türk ordusu, bu cephede büyük bir zafer kazandı. Boğazlar ve İstanbul’a yönelen tehlike önlendi. İtilaf devletleri amaçlarına ulaşamadılar. Bu cephede kazanılan zafer nedeniyle savaş bir süre uzadı.
1 dünya savaşı sonuçları
Avrupa ve Asya’da devletlerarası dengeler bozulmuş, Osmanlı, Avusturya-Macar imparatorluğu ve Rusya tarihe karıştı.
Polonya, Çekoslovakya, Yugoslavya ve Macaristan kuruldu.
Yeni siyasi rejimler ortaya çıktı.
Yenilen devletlerin imzaladığı ağır antlaşmalar 2. Dünya Savaşı’na ortam hazırladı.
sömürgecilik isim değiştirerek “mandacılık” adı altında devam etti.
Osmanlı devleti parçalanmış Hıristiyan azınlıktan sonra Müslüman Araplarda bağımsızlıklarını ilan etti.
ABD bu savaştan sonra Avrupa politikasına karışmaya başladı.
cemiyet-i akvam kuruldu.
1. Dünya Savaşında Yenilen devletlerin imzaladığı antlaşmalar:
Almanya: Versay antlaşması
Avusturya: st. Germain antlaşması
Macaristan: Riyanon antlaşması
Bulgaristan: Nöyyi antlaşması
Osmanlı devleti: Sevr antlaşması
İşte Birinci Dünya Savaşı ile ilgili bilmeniz gereken 5 bilgi:
1- Savaş sonunda tarafsız kalan ülkelerin sayısı çok azdı
Birinci Dünya Savaşı’nın resmen başladığı 28 Temmuz 1914 tarihinden aynı yılın sonuna kadar sadece 10 ülke savaşa katılmıştı. Aralarında Osmanlı Devleti’nin de bulunduğu devletlerin nüfusu ise 800 milyonu, yani o dönemde dünya nüfusunun yaklaşık yarısını kapsıyordu.
11 Kasım 1918’de ateşkes imzalandığındaysa savaşa taraf olmayan sadece yaklaşık yirmi ülke vardı. Bunların çoğu, Latin Amerika ve Kuzey Avrupa’da bulunuyordu.
Almanya toplam yaklaşık 13 milyon kişiyi seferberliğe çağırırken, en fazla seferberliğin yaşandığı ülke 18 milyonla Rusya oldu.
Birleşik Krallık’ın topladığı 9 milyon kişinin 1,4 milyonu Hindistan gibi imparatorluğun sömürgelerinden gelirken, 8 milyon kişiyi savaşa süren Fransa’da da kolonilerden gelenlerin sayısı 600 bindi.
Tarihçi ve eski Amerikan subayı Edward Erickson’un verdiği rakamlara göre ise Osmanlı İmparatorluğu’nda sefere çağrılanların sayısı 2 milyon 873 bin kişiyi buluyordu.
2- Nüfusa oranla en fazla kayıp veren ikinci ülke Osmanlı İmparatorluğu
Savaşta en çok kayıp veren ülkelerden biri Osmanlı İmparatorluğu oldu. Robert Schuman Merkezi’ne göre Osmanlı’da ölen askerlerin sayısı yaklaşık 772 bini buldu. Bu rakama göre savaş boyunca günde ortalama 493 asker hayatını kaybetti.
Fakat Birinci Dünya Savaşı’nı önceki savaşlardan ayıran en büyük özelliklerden birisi sivil kayıpların askeri kayıplar kadar yüksek olmasıydı. Yine aynı kaynağa göre Osmanlı’da ölen sivillerin sayısı 2 milyon 150 bini buldu. Osmanlı’daki toplam kayıp böylelikle nüfusun %13,72’sine karşılık geliyor. Bu oran Sırbistan’dan sonra en yüksek sayı olarak karşımıza çıkıyor.
3- Tarihin ilk kimyasal gaz saldırısı
Dünyanın ilk zehirli gaz saldırısı bu savaşta meydana geldi. 22 Nisan 1915 tarihinde Belçika’nın Ypres kentinde Almanlar tarafından atılan gaz bombası, 5 bin Fransız askerinin ölmesine neden oldu.
İlk kullanılan gaz klor gazıyken, daha sonraları fosgen gazı kullanılmaya başlandı. İlkinden daha ölümcül ve tehlikeli olan fosgen, kendisini içine çeken kurbanlarını saatler sonra öldürüyordu.
1917 yazında ise ünlü ‘hardal gazı’ kullanıma girdi. Almanların yine Ypres kentinde denediği bu kimyasal gaz, acı bir koku yaymasının ve zehirli olmasının yanı sıra cilt üzerinde de yaralar açılmasına neden oluyordu.
Gaz bombaları savaş boyunca 20 bin askeri öldürürken, bu kimyasal silahların insanlar üzerinde sahip olduğu zararlı etkiler dünya savaşının en karanlık anılarından biri olarak kaldı. Kimyasal silahların kullanımı çok daha sonra, 3 Eylül 1992’de, Birleşmiş Milletler’de imzalanan bir anlaşma ile yasaklandı.
4- Kadınlar da erkekler kadar önemli bir rol oynadı
Birinci Dünya Savaşı’nda yetişkin erkeklerin seferberliğe çağrılmasının üzerine onlara kadınlar destek oldu.
Sağlık personelinin eksikliğinden dolayı kadınlar genelde hemşire eğitimi alarak yaralı askerlere bakıyordu. Osmanlı’da hemşire eğitimleri 1913 yılında Balkan Savaşı döneminde başlamış, Birinci Dünya Savaşı sırasında da devam etmişti.
Diğer yandan kadınlar iş gücünün gerektiği alanlarda da istihdam edildi. Genelde tarım işçiliği yapan kadınlar, bunun yanında marangozluk, aşçılık, terzilik, muhasebecilik gibi mesleklerde de görev aldı.
5- Çanakkale Muharebesi’nde Anzaklardan daha fazla İngiliz askeri öldü
Savaşın seyrinde dönüm noktalarından biri olarak değerlendirilen Çanakkale Muharebesi’nde Osmanlı askerlerine karşı savaşan İngiltere kolonileri arasında en tanınanları Anzaklar olarak bilinir.
Yeni Zelanda ve Avustralya halklarından oluşan Anzaklar, her ne kadar Çanakkale savaşında çok sayıda zaiyat verse de, bu sayı ölen ve yaralanan İngiliz askerlerinin yaklaşık 4’te birine denk geliyordu.
Muharebede en büyük kayıpları veren tarafsa Osmanlı oldu. İttifak ülkelerinin toplamda 44 bin ölü ve 97 bin yaralı zaiyatına karşın Osmanlı’da 86 binden fazla asker ölmüş, 164 binden fazlasıysa yaralanmıştı.