Views: 0
Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin yeniden başlaması konusunda Güney Kıbrıs ve KKTC’den yetkililerin açıklamaları devam ederken, Rum basını mevcut şartlar altında müzakerelerin yeniden başlamasının zor olduğu iddialarında bulundu.
Alithia gazetesi, “Süreç Mahsur Durumda” başlığı altında verdiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin yeniden başlamasının yollarını aradığını ancak Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının Güney Kıbrıs’ın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesindeki (MEB) tutumlarından ötürü müzakerelerin başlamasının çok zor olduğunu iddia etti.
Gazete, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın doğal gaz konusundaki son açıklamasının, müzakerelerin yeniden başlamasının şu an için ne kadar zor olduğunu ortaya koyduğunu savunurken, Kıbrıs Rum tarafının ise müzakerelerin başlaması için Guterres çerçevesinin Kıbrıs Türk tarafınca kabul edilmesinin gerekliliğini ileri sürdüğünü yazdı.
Kıbrıs sorununa ilişkin ilk açıklama dün DİSİ Başkanı Averof Neofitu’dan geldi.
Neofitu, “Türk tarafının Guterres çerçevesini kabul etmeye hazır olması halinde, kendilerinin de müzakere sürecinin kaldığı yerden devam edecek şekilde başlamasına hazır olduklarını” belirtirken “son günlerin gergin ortamında Kıbrıs sorununa kalıcı, fonksiyonel ve bütünlüklü bir çözüm bulunması yönündeki isteklerinin hiçbir zaman olmadığı kadar çok olduğunu” öne sürdü.
Rum Meclis Başkanı Dimitris Şilluris de dün bir açıklamasında Kıbrıs sorununa değindi.
Kıbrıs sorununun çözümünün Türkiye’ye bağlı olduğunu iddia eden Şilluris, “özgür bir Kıbrıs istiyorsak özgürleştirme hareketinin tipik bir alışkanlık halinde değil kendini adamayla gerçekleşmesi gerektiğini” ifade etti.
Öte yandan Fileleftheros gazetesi, Rum Ekologlar-Vatandaşlar İşbirliği’nin dün yaptığı bir açıklamada Cumhurbaşkanı Akıncı’nın doğal gaz konusundaki açıklamalarının “kışkırtıcı talepler içeren kabul edilemez bir açıklama olduğu” değerlendirmesinde bulunduğunu da yazdı.
Guterres çerçevesi
Bilindiği gibi taraflar, soruna nasıl çömüm bulanacağı konusundaki paket önerilerini, Guterres’in oluşturduğu çerçeve doğrultusunda sunmuştu.
Buna göre “Güvenlik ve Garantiler” başlığı altında, mevcudun devamı yerine yeni bir güvenlik rejimine ihtiyaç olduğunun kabul edilmesi gerektiğini belirten BM Genel Sekreteri, Garanti Anlaşması’nda yer alan “müdahale hakkı”nın sona erdirilmesi gerektiğini ifade ediyor.
Yürürlükte olan garanti sistemi yerine tüm Kıbrıslıların kendilerini güvende hissedeceği yeni bir sistem konması gerektiğini kaydeden Guterres, yeni uygulama mekanizmasında Kıbrıs dışında unsurların da yer alacağından bahsediyor.
Garantörler kendi sorumluluklarını denetleyemez
Çizdiği çerçevede garantörlerin kendi sorumluluklarını denetleyemeyeceğinin altını çizen Guterres, muhtemel çözümün ertesi günü asker azaltılmasına gidilmesi gerektiğini ve takvim konarak bu sayının İttifak Anlaşması’nda yer alan sayıya (650) çekilmesi gerektiğini ifade etti.
Genel Sekreter, ada üzerinde garantörlerin askeri mevcudiyetiyle ilgili “sona erme hükmü” konusunda bir tartışma yaşlandığını, takvim ve bu konunun en üst düzeyde (devlet veya hükümet başkanları) görüşülmesi gerektiğini söyledi.
Toprak konusunda Güzelyurt’un adı geçiyor
Guterres, “Toprak” başlığı altında “Kıbrıs Türk tarafı (sunduğu) haritayı bazı muhitler (Kıbrıs Rum tarafı bunun Güzelyurt’a atıf olarak anlıyor) bağlamında ayarlamasının gerektiğini belirtiyor.
Mülkiyet konusunda iki presibe dikkat çekti
Belgede, mülkiyet konusunda iki prensibe dikkat çeken Guterres, bunlardan bir tanesinin oluşturulacak rejimin, toprak ayarlamasına tabi bölgelerde yüzde 100 olmamak kaydıyla yerinden edilen bireylerin öncelik tanınmasına olanak sağlaması olduğunu belirtti. İkinci prensip ise, toprak ayarlamasına tabi bölgelerin dışlında kalan bölgelerde yüzde 100 olmamak kaydıyla kullanıcılara öncelik tanınması.
Yönetim ve Güç Paylaşımı
Yönetim ve Güç paylaşımı başlığının altına giren Türk ve Yunan vatandaşlarının eşit muamelesi konusunda “Türk vatandaşları adil bir kotaya tabi olmalı. Neyin ‘adil’ olduğu konusunda daha fazla tartışmaya ihtiyaç var” diyen Guterres, Kıbrıslı Türklerin kararlara etkin katılımı konusunda “Konu ‘ağırlıklı oy’ meselesi ile ne zaman ve hangi şartlar altında uygulanacağı bağlamında daha fazla tartışılması gerekiyor” ifadelerini kullandı. .
Guterres, son olarak açıkta kalan diğer unsurlarla birlikte dönüşümlü başkanlık ile birlikte güç paylaşımı konusunun, Kıbrıs Türk tarafının isteği doğrultusunda tartışılması gerektiğini belirtti.