Views: 0
İnsan hakları, barış ve uzlaşı çalışmaları yürütmek için İsveç’in Güney Kıbrıs büyükelçili tarafından Kıbrıs’taki dini liderleri bir araya getirerek başlatılan Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol çalışması çerçevesinde, Kıbrıs’taki dini lider temsilcileri, politik bir etkinlik olan Almedalen Haftası için İsveç’e gitti.
İsveç ziyaretinde Rum Ortodoks Kilisesini Neopolis Papazı Porfyrios, Din İşleri Dairesini de Hala Sultan Tekkesi İmamı Şakir Alemdar temsil etti.
Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi’nden verilen bilgiye göre, İsveç’in Almedalen kasabasında Kıbrıs’taki dini lider temsilcileri ile görüşen İsveç Dışişleri Bakanı Söder, görüşmede yaptığı konuşmadai dini temsilcilere toplumlar arası güvenin yeniden tesis edilmesi, adanın yeniden birleşmesine katkı için ortaya koydukları çabaları takdir etti.
Söder, “Barış ve uzlaşı tabandan gelecektir, umarım bu yöndeki olumlu uğraşlarınız devam eder” dedi.
Neopolis Papazı Porfyrios görüşmede, “Adanın yeniden birleştirilmesi, dini özgürlüğün tesis edilmesi için Dini liderler gönülden çalışmalarını sürdürecektir” dedi.
Şakir Alemdar ise, “Doğru yolda ilerlemekten ne yorulduk, ne korkuyoruz ne de çaresizlik içerisindeyiz, sabırlıyız ve kendimize güveniyoruz” dedi
Açıklamada, Dini liderlerin temsilcileri, çatışma bölgelerinde ve barış süreçlerinde dinin rolü üzerinde düzenlenen seminere de katıldığı, heyette yer alan dini temsilciler ve Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi Koordinatörünün seminere ciddi katkılar koyduğu ifade edildi. Seminerde, anlaşmazlık yaşanan diğer bazı ülkelerden de dini temsilcilerin de yer aldığı kaydedildi.
Seminer’in yer aldığı Visby bölgesi Papazı, seminerde yaptığı konuşmada,”Kıbrıs’taki dini liderlerin çalışmaları bir umut veriyor” dedi.
Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol’un oluşumunda önemli katkısı olan Peter Weiderud, diyalog, işbirliği ve birlikte yaşama unsurlarına ortak destek çağrısı yapılmasına olanak sağlamaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofis sorumlusu Salphy Eskidjian, çözüm süreçlerinde “dini özgürlükler de dahil insan hakları ve sağlam temellere dayalı güvene” gerekli önemin verilmesi gerektiğini vurguladı.