Views: 0
Şoför Okulları Birliği Başkanı Barış Tilki, Şoför Okulları Birliği’nin tüzüğe aykırı şekilde 10 Haziran tarihinde Genel Kurul toplantısı yaptığını ifade ederek; tüzüğe göre başkanın katılmadığı, birliğe aday olmayan kişilerin kurulda oy kullandığı, Divan Kurulu, Disiplin Kurulu ve Yönetim Kurulu’na birlik üyesi olmayan kişilerin seçildiği bir seçimin yasadışı olduğunu kaydetti.
Tüzüğe göre, başkan olarak kendisinin ve birliğe üye olan birçok kişinin katılmadığı bir Genel Kurul yapılmasının ve yeni bir başkan seçilmesinin mümkün olamayacağını belirten Tilki, söz konusu seçimin geçersiz olduğunu kaydederek konu hakkında yasal süreç başlatacağını söyledi.
Bazı birlik üyelerinin Tilki’nin birliğin parası olan 180 bin TL’yi kendi şahsı için harcadığı ve bu konuda hesap veremeyeceği nedeniyle Ocak 2017’de yapılması gereken Genel Kurul toplantısını yapmadığı iddialarını yanıtlayan Tilki, birlik için harcanan tüm giderlerin makbuz ve faturalarının kendisinde olduğunu ve tüm giderleri kanıtlayarak kendisini geçmiş dönemlerdeki gibi aklayabileceğini belirtti.
Üyelerin üzerine düşen şartları yerine getirmesi durumunda önümüzdeki ay kendi başkanlığında Genel Kurul toplantısı yapılacağını kaydeden Tilki, şoför okullarının yarısının rüşvetle ehliyet verdiğini ve ‘kendisine yönelik iftiraların, bazı şoför okullarının ‘rüşvet’ olaylarını açığa çıkarttığı için yöneltildiğini’ kaydederek, yapılacak olan Genel Kurul toplantısında “Ak koyun kara koyun ortaya çıkacak” dedi
Son günlerde dernek genel kurulu sürecinde kriz yaşanan ve sorunları kamuoyuna da yansıyan Şoför Okulları Birliği’yle ilgili olarak Başka Barış Tilki, birlikte yaşanan sorun ve sıkıntıları Kıbrıs Postası’na anlattı
Bazı şoför okullarının ‘rüşvet’ ile ehliyet verdiğini iddia eden ve ‘rüşvet olaylarının’ peşini bırakmayacağını kaydeden Tilki, kendisine yöneltilen ‘birliğe ait 180 bin TL’nin hesabını veremeyeceği’ yönündeki iddiaların, rüşvet olaylarını ortaya çıkardığı için atıldığını söyledi.
“BENDEN ÖNCE, BİRLİĞE AİT HİÇBİR KAYIT VE TÜZÜK YOKTU”
İlk olarak 2004 yılında Şoför Okulları Birliği Başkanlığı görevini üstlenen ve başkanlığa geldiği yıllarda birliğe ait hiçbir kayıt ve tüzük olmadığını kaydeden Şoför Okulları Birliği Başkanı Barış Tilki, o dönemlerde birlikte hiç para olmaması nedeniyle birliğin aktif olamadığını kaydederek yaşanılan sıkıntıları şöyle anlattı:
“2004 yılından beri birlik başkanlığına getirildim. O yıldan itibaren birliğin herhangi bir kaydı ve tüzüğü yoktu. Ben bu birliği yaşatmak için öncelikle aktif olan 33 tane şoför okulunu birlik üyesi yaptım, derleme tüzükler bulup avukatsız olarak tüzük hazırladım. Kaymakamlığa kayıt yaptırdım, ardından İçişleri Bakanlığı’na gittim, tüzüğün hayata geçirilmesi için iki yıl savcılıkla çalışarak tüzük hazırladım. 1. Genel Kurul 2006 yılında yapıldı, birlik başkanı yine ben seçildim. 2008 yılında bazı üyeler bana haksızlık yaptı, başkanlıktan ayrıldım, benden sonra İrfan Uluç başkan oldu. Ancak 2009 tarihinde Uluç ve Birlik Yönetim Kurulu, birlik içindeki huzursuzlukları gerekçe göstererek görevinden istifa etti. Uluç ve yönetimdekiler, istifa etmeden önce, birlik için ofis kiralamak ve ofis giderlerini ödemek amacıyla birliği 4 bin TL borçlandırdılar. Bu süreçte Genel Sekreter Cihan Akserter ve Yönetim Kurulu üyelerinden Celal Özbekoğlu, iki imza ile birliğin ofisini sattılar ve paranın nereye gittiğini bilmiyoruz. Ben tüm bunların kaydını tuttum. Savcılıkta her şey ortaya çıkacak, ak koyun kara koyun belli olacak”
“2010’DA HATA YAPTIM, ÜYELİK ÜCRETİNİ 10 BİN TL’YE ÇIKARTTIM, AMACIM ŞOFÖR OKULU TALEPLERİNİN ARTMAMASI İDİ…”
2009 yılında birliğin dağılma noktasına geldiğini ve bazı üyelerin ısrarıyla yeniden başkan olduğunu kaydeden Tilki, 2010 yılında Maliye Bakanlığı’na bağlı olan Şoför Okulları Birliği’ne üyelik şartı getirildiğini ve 2 bin TL civarında olan üyelik tutarının 10 bin TL’ye çıkarılarak hata yapıldığını kaydetti. Tilki, “2010 yılında bir hata yaptım. Şoför Okulları Birliği Maliye’ye bağlıydı. Birliğe üyelik şartı olması için dönemin bakanı Ersin Tatar’a gidip baskı yaptık. Tatar kabul etti, birliğe üyelik şartı konuldu ve ücret 2 bin TL civarındayken 10 bin TL’ye çıkarıldı. Buradaki amaç şoför okulu taleplerinin artmaması idi. 2012’de üye olmak isteyen 6 kişi birliğe para yatırdı ve birlik parasına 60 bin TL katkı yapılmış oldu. Ardından Savcılık, Maliye Bakanlığı’nı birliğe üyelik şartının etik olmadığı gerekçesiyle kaldırılması gerektiği yönünde uyardı. Diğer tüm birliklerde üyelik şartı olmasına rağmen bizim birliğimizde bir beraberlik ve kenetlenme olmadığı için siyasiler bunu çok güzel kullandı ve birliğe üyelik şartı kaldırıldı” şeklinde konuştu.
“BİRLİK PARASINI TRAFİK EĞİTİM PARKI İÇİN HARCAMAK İSTEDİM, PROJE HAYATA GEÇİRİLEMEDİ”
2012’de üyelik şartı ile toplanan 60 bin TL ve aidatlarla, birliğe ait toplam paranın 72 bin TL civarında olduğunu ve bu süreçte bazı üyelerin bazı gerekçelerle bu paradan destek talep ettiğini kaydeden Tilki, toplanan paranın şoför okullarının ve eğitimlerin geliştirilmesi adına kullanılması gerektiği yönündeki düşüncesini pekiştirmek adına Trafik Eğitim Parkı Projesi yaptıklarını ve parayı projenin hayata geçirilmesi için kullanmak istediğini ifade ederek şöyle devam etti:
“Bazı şoför okulları birliğe ait para olduğu için üzerimize gelmeye başladı. Bazı gerekçelerle para talep ettiler. Bazıları sağlık sorunu nedeniyle para istedi, yardımcı olmaya çalıştık ancak ardı arkası kesilmedi. Son alınan karara göre ciddi sağlık sorunu olanlar dışında kimseye para verilmemesi yönünde karar aldık, çünkü konu para olduğu için suiistimaller söz konusu oluyordu. 2013 yılında elimizdeki parayı değerlendirmek adına İçişleri Bakanı Nazım Çavuşoğlu’ndan bir yer talep ettik ve 24 bin dönümlük bir alan aldık, Trafik eğitim parkı yapacaktık. Bakanlar Kurulu kararı ile Lefkoşa’daki bu yerin yönetimi Ulaştırma Bakanlığı’na, kullanımı da Şoför Okulları Birliği’ne verildi. İvedilikle ihaleye çıktık, 3 tane tekliften 60 bin TL olan en düşük teklifi kabul ettik. Bu yere hem trafik eğitim parkı hem de Şoför Okulları Birliği’nin binası yapılacaktı. Trafik Eğitim Parkı Projesi için ilgili firmaya 45 bin TL verdik. Geriye kalan miktarı ise bina tamamlandıktan sonra verecektik. Ulaştırma Bakanlığı’na projeyi verdik, o da TC Yardım Heyeti’ne verdi ancak 2014’ten beri bizi bu parktan mahrum ettiler, proje hayata geçirilmedi. Biz bu konuda tüm gelen Ulaştırma Bakanları’na buranın neden gerekli olduğunu ve sıkıntılarımızı anlattık ancak bir türlü projeyi hayata geçiremedik. Bakanlık öncülüğünde parkın bitirilmesi gerekir. Proje hayata geçirilemediği için şoför okulları bugün şoför adaylarının sürüş eğitimlerini yollarda yapıyor fakat bu uygulama çağ dışı bir eğitim. Kavgalarımızdan bunun tamamlanması için fırsat bulamadık”
“BİRLİK PARASINI ŞAHSIM İÇİN HARCAMADIM, TÜM GİDERLERİN MAKBUZ VE FATURALARI VAR”
Şoför okullarının denetiminin yapılmadığını ve müfredatı ile gümrük muafiyet harcının olmadığını belirten Tilki araçların eski, imkanların ise zayıf olmasına rağmen şoför okullarının günden güne artması sonucu yetersiz eğitim ve rüşvet ile ehliyet verildiğini kaydetti. Tüm aksaklıkların düzeltilmesi için başkan olarak çalışmalar yaptığını ve birlik parasını bu yönde harcadığını sözlerine ekleyen Tilki, bazı şoför okullarının, kendisinin birliğe ait 180 bin TL’nin hesabını veremeyeceği gerekçesiyle Genel Kurul toplantısı yapmadığı yönündeki iddiaları da yanıtladı. Tilki, harcanan tüm paraların fatura ve makbuzlarının kendisinde mevcut olduğunu ve tüm üyelerin şartları yerine getirmesi durumunda önümüzdeki ay içinde Genel Kurul yaparak kendisini aklayacağını belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Ben sıkıntıları gidermek adına uğraş veriyorum. KKTC’nin 2 büyük sorunu var bunlardan biri uyuşturucu, diğeri ise trafiktir. Trafikte hiçbir gelişme kat edilmedi. Yollarımız çok kötü bir durumda, eğitim ise sıfır denecek noktadadır. Şoför okulları eğitilmeden eğitim veriyor. Bunu denetleyen hiç kimse ise yok. Başına buyruk bir sektör… Ben bunların düzeltilmesi için çaba harcıyorum, yapılan tüm harcamaların makbuzları ise elimde. Birliğe ait paradan, 45 bin TL trafik eğitim Parkı proje mimarına, 10 bin TL yasa hazırlanması ve bazı şoför okullarının üye şartı için verdiği parayı geri istemesi sonucunda avukata, 5 bin 300 TL şoför okullarına promosyon ajanda ve saat yapımına, 3 bin 250 TL Türkiye’den 2 kez eğitim amacıyla getirilen eğitimciye, şoför okullarına kooperatif kurmak amacıyla profesyonel muhasebeciye, 6 bin TL şoför okulları için alınan motora ve bunun dışında birlik için birkaç giderlerimize harcandı. Benim elimde tüm makbuz ve faturalar var. Birliğin parasını hiçbir zaman kendi şahsım için harcamadım.
“ŞOFÖR OKULLARININ YARISI RÜŞVETLE EHLİYET VERİYOR… RÜŞVET OLAYLARININ ÜZERİNİ ÖRTMEK İÇİN ŞAHSIMA YÖNELİK KARALAMA POLİTİKASI YAPIYORLAR”
Harcanan birlik parasının hesabını veremeyeceği nedeniyle Genel Kurul toplantısını yapmadığı yönündeki iddiaların, bazı şoför okullarının rüşvet ile ehliyet verdiğini açığa çıkarması nedeniyle ortaya atıldığını kaydeden Tilki, her ne olursa olsun rüşvet olaylarının peşini bırakmayacağını belirterek, rüşvet alındığı yönünde elinde deliller olduğunu ve polise suç duyurusunda bulunduğunu belirtti. Tilki şöyle devam etti:
“2014 yılında yine böyle iftiralarla karşı karşıya kaldım. Ben bu iddialar karşısında faturalarımı sunup aklandım. 2014-2016 yılı arasında kimse aidat ödemedi. Ben de yorulduğumu izah ederek başkanlık görevinden ayrılmak istedim. Ocak ayında 6. Genel kurulu yapmak için duyuru yaptım. Benim aday olmayacağımı duyan 20 şoför okulu kurula katılmadı, 12 üye katıldı. Gidişatımızın kötü olduğunu, aday olmayacağımı orada açıkladım ve seçim yapılmasını talep ettim. Bundan 2-3 ay geçtikten sonra benim 180 bin TL parayı kendim için harcadığımı iddia eden arkadaşlar bir basın kuruluşu aracılığıyla iddialarını duyurdu. Ancak benim ‘rüşvet’ olaylarını ortaya çıkarmam onları rahatsız ettiği için böyle bir karalama politikası içerisine girdiler. Şoför okullarının yarısı rüşvetle ehliyet veriyordu. Ben denetim yapılması gerektiğini her defasında dile getirdim. Bir gün rüşvetle ilgili elime delil geldi. Türkiye’de bulunan bir adam ehliyet verildiği için polise suç duyurusunda bulundum. Bunun sonucunda rüşvet verenlerle vermeyenler karşı karşıya geldi, ben bu konunun üzerine gittim, gitmeye de devam edeceğim, bu benim vatandaşlık görevim. Hedefim bu pisliklerin hesabının mahkemede verilmesi”
“BAŞKANLIĞIM DIŞINDA GERÇEKLEŞEN GENEL KURUL YASADIŞI…”
10 Haziran’da 12-13 birlik üyesinin yasaya aykırı şekilde tüzüğü ihlal ederek Genel Kurul toplantısı yaptığını ve o kurulda kendisinin yolsuzluk yaptığını iddia ettiğini ifade eden Tilki, Genel Kurul’da birliğe aday olmayan kişilere oy kullandırıldığını ve yönetime koyulduğunu belirterek, “Birlik başkanı olmadan Genel Kurul yaptılar, benim başkanlığımın geçersiz olduğunu iddia ettiler ve Emirzade Tilki’yi başkan olarak seçtiler. Tüzükte yazılı birçok maddeyi de ihlal ettiler. Ben aidatları ödeyip seçime gidilmesini talep ettim çünkü aidatı ödemeyen üyelerin seçime katılması mümkün değildi. Divan Başkanı’nın ve Yönetim Kurulu üyelerinin ise üyeler arasından seçilmesi gerekirdi, bu maddeyi de ihlal ederek üye olmayan kişileri Yönetim Kurulu’nda, Denetleme Kurulu’nda, Disiplin Kurulu’nda ve Divan Başkanlığı’nda göreve getirdiler. Ayrıca başkan olarak benim bulunmadığım bir Genel Kurul, yasa dışı bir uygulama. Buradaki amaç rüşvet olaylarının üzerini kapatmaktır. Sorgulanması gereken nokta rüşvet olaylarıdır, ben bunun takipçisi olacağım, peşini bırakmayacağım” dedi.
“ÇITAYI YÜKSELTTİĞİM İÇİN BAZI ŞOFÖR OKULLARI BANA KARŞI DURUYOR”
10 yıl önce kendisinin Vakıflar İdaresi’ne şoför okulu adına bir bina talep ettiğini ve kendisine ofisinin bulunduğu şu anki binayı uygun gördüklerini ifade eden Tilki, binanın kendisine 2 yıllığına kiralandığını belirtti. Söz konusu binayı, KKTC standartları üzerinde tam teçhizatlı bir şoför okulu binası yaptığını ve bu bina için yaklaşık 100-200 bin TL para harcadığını kaydeden Tilki, binanın eksiklerinin tamamlanması için 60 bin TL Vakıflar’dan esnaf kredisi aldığını ve yapılan her harcamanın kendi cebinden çıktığını belirterek, bazı şoför okullarının kendisinin standartlar üzerinde bir okul yaptığı için karşısında durduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Bunu gören şoför okulları rahatsız oldu çünkü ben çıtayı çok yükselttim ama aslında olması gereken budur. Yasaya göre okulların 10 kişilik bir dershanesi olması gerekiyor. Bugün okulların yarısının dershanesi yoktur. Bunun nedeni denetimsizliktir. Ben ileri teknoloji donanımlı ofis ve Eğitim Bakanlığı’ndan onaylı ilk şoför okulu olduğum için diğer şoför okulları bundan rahatsızlık duydu. Benim amacım trafik eğitimi için bir kıvılcım yakmaktır. Burada lise öğrencilerine ücretsiz olarak trafik eğitimi dersleri veriyorum. 3 boyutlu TV, bilgisayar ve çocukların eğitimini sanal gerçeklik içersinde sunacak birçok teknolojik cihaz sağladım. Bunu tüm şoför okullarıyla, birlik olarak yapmak isterdim ancak başaramadık. Beni karalayarak rüşvet olaylarının üzerini örtmeye çalışıyorlar”
Kıbrıs Postası – Cansu Yarışan