Onuncu Dönem Beşinci Yasama Yılı törensel açılışla başladı

reklam alani

Views: 0

Cumhuriyet Meclisi’nin yeni yasama yılı törensel açılışla başladı.

Onuncu Dönem, Beşinci Yasama Yılı’nın ilk toplantısı Meclis Başkanı Ziya Öztürkler başkanlığında saat 11.00’de başladı..

Toplantıyı Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Başsavcı Sarper Altıncık, Sayıştay Başkanı Osman Korahan, Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Ömer Köseoğlu, Ombudsman İlkan Varol, eski meclis başkanları, başbakanlar, bürokratlar, üst düzey yöneticiler ve diğer davetliler izledi.

Meclis Başkanı Öztürkler açılışta yaptığı konuşmada Cumhuriyet Meclisi’nin tarihi, yeni Meclis binası ve Meclis’in önceki yasama yılı çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Öztürkler’in konuşmasının ardından Genel Kurul’da Danışma Kurulu’nun Cumhurbaşkanlığı Seçimi nedeniyle Genel Kurul çalışmalarına 15 gün ara verilmesi ve bir sonraki Genel Kurul toplantısının 20 Ekim Pazartesi günü yapılması kararı oybirliği ile kabul edildi.

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, bir önceki dönemde oldukça başarılı bir icraat dönemi geçirildiğini, bu dönemde de aynı başarıyı, aynı kararlılıkla gerçekleştireceklerini söyledi.

19 Ekim’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminin oldukça önemli olduğunu vurgulayan Arıklı, her seçimde olduğu gibi bu seçimde de iki temel görüşün yarışacağını söyledi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda yapığı konuşmada federasyon tezinin artık tükendiğini söylediğini ve KKTC’nin tanınması için çağrı yaptığını anımsatan Arıklı, benzer bir çağrının Milli Güvenlik Konseyinden de yapıldığını kaydetti.

Arıklı “Bu kadar kararlı bir Türkiye Cumhuriyeti varken, halkımızın da artık bir karar vermesi gerekiyor, tıpkı Meclisimizin de vermesi gereken bir karar olduğu gibi. Federasyon tezinin artık gündemden kalktığını meclisimiz ilan etmeli, TBMM’nin aldığı karar gibi. Bunun ile ilgili hükümetimiz bir çalışma yapıyor ve çok acil bir şekilde yapılması lazım. Dolayısı ile bu seçimler halkımızın Türkiye ile birlikte mi yürüyeceğiz yoksa Türkiyesiz mi yola devam edeceğiz konusunda adeta bir referandumdur. Bununla ilgili halkımız gereken kararı verecektir hepimiz de buna saygılı olacağız” diye konuştu.

Arıklı, yeni yasama yılının hayırlı olmasını temennisinde bulundu.

Demokrat Parti Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, bugüne kadar yapılan çalışmalarda emeği geçen ve katkı koyanlara teşekkür etti.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından yine aynı duyarlılıkla çalışmaların devam edeceğini belirten Ataoğlu, halkın beklentisi olan yasaların bir an önce meclisten geçmesi yönünde, oybirliği ve oy çokluğu ile geçebilecek yasalarla ilgili çalışmaların yapılması gerektiğine işaret etti.

Daha sonra kürsüye çıkan Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman, yeni yasama yılı açılışının Dünya ve bölge açısından çok sıkıntılı bir dönemde gerçekleştiğine dikkati çekerek Gazze’de aylarca süren zulme vurgu yaparak, bu zulmü kınadıklarını ve kınamaya devam ettiklerini söyledi.

Bölgesel gelişmeler karşısında Kıbrıs Adası özelinde de çok vahim şeylerin yaşandığı bir dönemden geçildiğine işaret eden Erhürman, özellikle Güney Kıbrıs Rumyönetiminin kendi aklı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin gücü karşısında bir denge kurma çabasının Gazze’de çocukları katleden İsrail’in Baf Hava Üssü’nü kullanma hakkına sahip kılındığını belirtti.

Kıbrıs Türk halkı ve Cumhuriyet Meclisi açısından önemli olan noktanın bu ülkede iki eşit kurucu ortak olduğunun ve Kıbrıs Türk halkının bu adamın neresinde olursa olsun her çıkan değer üzerinde eşit ortaklık hakkına sahip olduğunun dünya tarafından bilinmesinin önemli olduğuna vurgu yaparak, “Meclis de ve bu ülkenin bütün kurumları da bu iradeye bu hakka sahip çıkmakla yükümlüdür. 1960 Anayasası’ndan kaynaklanan bir takım haklar konuşulurken şunu bilmek gerekir Bu adada güvenlikle ilgili bir karar 1960’da bile, ki biz 1960’ın adil bir düzen olduğunu düşünmüyoruz ama 1960’da bile bu adadaki güvenlikle ilgili kararlar Kıbrıs Türk halkının vetosuna tabidir. Dolayısıyla Kıbrıs Türk halkının iradesi olmaksızın güvenlik konusunda, deniz yetki alanları konusunda hidrokarbon konusunda enerji konusunda veya uluslararası ticaret yolları konusunda Kıbrıs Rum liderliğinin bütün Ada adına karar alma yetkisi yoktur” dedi.

Tufan Erhürman, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi’nin bunu temel gündemi olarak sürekli tutmak zorunda olduğun işaret ederek, Kıbrıs Türk halkının bu adada var olduğunu ve hiç kimsenin Kıbrıs Türk halkını görmezden gelemeyeceğini söyledi.

Hükümet adına konuşan UBP Genel Başkanı Başbakan Ünal Üstel, yeni meclis binasının Kıbrıs Türk varlığının, bağımsızlığının ve iradesinin somut bir simgesi olarak gelecek nesillere bırakılacak tarihi bir miras olduğunu söyledi.

Meclis’te alınan kararların milletin geleceğini şekillendirdiğini kaydeden Üstel, son üç yılda Meclis’in halkın beklentilerini karşılık verecek şekilde çalıştığını söyledi.

Hükümetin yıllarca sağlanamayan siyasi istikrarı sağladığını belirten Üstel, birçok projenin hükümetleri döneminde kararlılıkla hayata geçirildiğini ifade etti.

Üstel “Tüm bunlar Meclisimizin kararlı tutumu sayesinde mümkün oldu. Bugün ülkemiz yeni projelerin başlatıldığına da tanıklık ediyor. yıllardır özlemi duyulan Lefkoşa Devlet hastanesi başta olmak üzere ulaştırma, enerji, eğitim ve sağlık alanlarındaki diğer projeler halkımızın refahını artırmaya devam edecektir.” Dedi.
Üstel konuşmasında, Kıbrıs meselesinde politikalarının net olduğunu, iki devletli çözüm dışında bir yol olmadığını da vurguladı.

Üstel “Bu defter hem bizim hem de TBMM’nin kararı ile anavatan Türkiye için kapanmıştır. Bugün hem partimiz hem de hükümet ortaklarımız iki devletli vizyona tam bir bağlılık içindedir. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu vizyonun vizyonunun arkasındayız” diye konuştu.

Yeni yasama yılında halkın beklentilerini karşılayacak adımlar atacaklarını söyleyen Üstel, yeni yasama yılının ülkenin önemli bir seçime hazırlandığı bir döneme geldiğini, farklı vizyonların cumhurbaşkanlığı seçiminde yarışacağını söyledi.

Üstel “şunu unutmamalıyız ki Cumhuriyet Meclisi’nin itibarı doğrudan Cumhuriyetimizin itibarını yansıtır. Bu nedenle rekabetimizi nezaket içinde sürdürmek, demokrasimizin olgunluğunu dünyaya göstermek hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi.

Dünyada birçok soykırımın yaşandığı bir dönemden geçildiğini söyleyen Üstel, “tüm bunlar yaşanırken Birleşmiş Milletler nerede?” diye sordu.

Rumların bu süreçte hızla silahlandığını kaydeden Üstel, tüm bunlar göz önünde bulundurarak birlik ve beraberlik içinde olunması, devlete sahip çıkılması çağrısında bulundu.

Üstel, 10. Dönem 5’inci yasama yılının hayırlı olmasını diledi.Cumhuriyet Meclisi’nin törensel birleşimi konuşmaların ardından sona erdi.Toplantının ardından Meclis Başkanlığı resepsiyon verdi.

Paylaş