Views: 0
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türk dünyası, Kıbrıs Türk halkının mücadelesine somut destek veriyor” ifadelerini kullandı.
Meclis Başkanı Ziya Öztürkler ve eşi Oya Öztürkler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 41. kuruluş yıl dönümü nedeniyle Cumhuriyet Meclis’inde resepsiyon verdi.
Meclis bahçesinde yer alan resepsiyona Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Başbakan Ünal Üstel, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, bakanlar, hükümet partilerine mensup milletvekilleri, yurt dışından gelen konuklar, askeri erkan ve üst düzey yöneticiler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan resepsiyonda; Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler konuşma yaptı.
YILMAZ: “SİZLERİN COŞKUSUNA, HAKLI GURURUNA ORTAK OLMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM”
Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz sözlerine, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 41. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle, sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyor, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Sizlere başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere Anavatan’daki 85 milyon kardeşinizin selam ve saygılarını getirdim, bayram tebriklerini getirdim. Sizlerin coşkusuna, haklı gururuna ortak olmaktan mutluluk duyuyorum.” ifadeleri ile başladı.
Kıbrıs Türk halkının uğradığı zulümler karşısında gösterdiği mücadele azmi, inanç, vatan ve millet bağlılığının her türlü takdirin üzerinde olduğunu kaydeden Yılmaz, “Kıbrıs Türkünün kendi kaderini belirleme iradesi, özgür ve onurlu bir yaşam sürme talebi gözbebeğimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde vücut bulmuş ve 15 Kasım 1983 günü tüm dünyaya ilan edilmiştir. Bayramınız, ortak Bayramımız kutlu olsun.” dedi.
Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş olmak üzere, Kıbrıs Türk halkının var olma mücadelesinde emeği geçenleri rahmet ve şükranla anan Yılmaz, Mehmetçik ve mücahitleri de rahmet ve minnetle yad etti.
“CUMHURBAŞKANI SAYIN TATAR’IN İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM VİZYONUNU HAYATA GEÇİRMEK İÇİN ORTAK ÇABALARIMIZI VAR GÜCÜMÜZLE SÜRDÜRECEĞİZ”
Cevdet Yılmaz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu yıldan bu yana Doğu Akdeniz bölgesinde barış ve istikrar unsuru olduğunu belirterek, “Kıbrıs Türk halkının bu yüce devleti, Kıbrıs Adası’nda gelecekte tesis edilmesini umduğumuz çözümün temel taşıdır.” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye’nin Kıbrıs meselesinin adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması yolundaki çabalarını omuz omuza sürdürdüğünü vurgulayan Yılmaz, çözümün ancak Ada’daki gerçekler temelinde, Kıbrıs Türk halkının özden gelen hakları olan egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün yeniden tesciliyle mümkün olacağını belirtti. Yılmaz, bu gerçeği dünya kabul edene kadar tarihten alınan güç ve gururla önlerine çıkan her türlü zorluğun üstesinden gelmeye devam edeceklerini kaydetti.
Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cumhurbaşkanı Sayın Tatar’ın iki devletli çözüm vizyonunu hayata geçirmek için ortak çabalarımızı var gücümüzle sürdüreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Bişkek Zirvesi’ne onur konuğu olarak davet edilmesi, Türk dünyasının Kıbrıs Türkü’nün haklı davasına verdiği desteğin somut bir yansımasıdır. Bizler de bu dayanışmayı daha ileri taşıyarak, KKTC’nin uluslararası alanda görünürlüğünü ve tanınırlığını artırma çabamızı sürdüreceğiz. Bir yandan siyasi alanda yakın iş birliğimizi devam ettirirken diğer yandan Kıbrıs Türk halkının refahı için kalkınması için aynı şekilde mücadele ediyoruz. Bu çerçevede Mali İktisadi İş Birliği programlarımızı hayata geçiriyoruz. Bu alanda son 41 yılda kat edilen mesafe herkesin malumlarıdır. Özellikle belli yaşta olanlar inanıyorum ki geçmişle bugünü daha iyi mukayese edebiliyorlar.
Su meselesi Kıbrıs’ın çok temel bir sorunuydu. Denizin altından borularla su taşıyarak Kıbrıs’ımızın bu temel sorununu çözdük. İçme suyu anlamında aşağı yukarı bütün hedeflerimize ulaşmış durumdayız. Şimdi sulama suyu anlamında projelerimizi sürdürüyoruz. Enerji arz güvenliğinden sosyal konut projelerine, dijitalleşme çalışmalarına varıncaya kadar geniş bir yelpazede projeler yürütüyoruz. Tüm bu projelerde amacımız sadece ve sadece Kıbrıs Türk halkının refahıdır, çocuklarımıza, gençlerimize daha güzel bir gelecek hazırlama irademizdir. Bu projeler, Kıbrıs Türk halkının yaşam standartlarını yükseltmeyi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ekonomik kalkınmasına ivme kazandırmayı hedeflemektedir.”
Bugün açılışı yapılan 24 Aralık 1963 Girne Asker Hastanesi’nden de bahseden Yılmaz, emeği geçenlere teşekkür ederek hayırlı olmasını diledi.
Kıbrıs Türkü’nün haklı mücadelesini fikir ve gönül birliği içerisinde yükseltme kararlılıklarını dile getiren Yılmaz, “Anavatan ve Garantör Türkiye, koşullar ne olursa olsun, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kıbrıslı Türk kardeşlerinin her daim yanında olacaktır. Bu gerçeği sadece sözde değil, davranışlarımızla, ortaya koyduğumuz politikalarla hayata geçiriyoruz ve müşterek çabamızla hayata geçirmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
“KKTC Cumhuriyet Meclisi Kıbrıs Türkü’nün nice zorluklarla eriştiği egemenliği ve milli iradesinin tecelligâhıdır.” diyen Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi Yerleşkesi’nden de bahsetti ve projenin kısa sürede tamamlanmasını dileyerek, projede emeği geçenleri tebrik etti.
ÖZTÜRKLER
Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler ise konuşmasında, 41 yıl önce ilan edilen cumhuriyetin bağımsızlık mücadelesinde önemli bir milat olduğunu kaydetti.
Öztürkler, “15 Kasım 1983, Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin geldiği çok önemli bir aşamayı temsil etmektedir. Yıllar boyu baskılar ve haksızlıklar karşısında zorlu ve onurlu bir mücadele vererek var olmayı başaran, özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuşan Kıbrıs Türkü, 41 yıl önce bugün, Rumların boyunduruğu altında bir azınlık olarak yaşayamayacağını bütün dünyaya ilan ederek kendi kaderini tayin hakkı doğrultusunda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan etmiştir. Bağımsızlık ve özgürlüğümüzün sembolü olan Cumhuriyetimizin 41. yaşını, sevinçle, coşkuyla, gururla ve aydınlık geleceğe inancımızı dünden daha fazla koruyarak kutluyoruz.” İfadelerini kullandı.
Kıbrıs Türklerini Rum’un azınlığı yapmaya dönük bütün girişimleri “boş bir rüya” olarak değerlendiren Öztürkler, Rumları bu imkansız emellerinden ve rüyalarından uyanmaya davet etti.
Kıbrıs Türklerinin bağımsız ve özgür yaşama kararlılığını, ortak çıkarları koruyarak adil ve eşit olmayan bütün çözüm girişimlerine sonuna kadar direnme kararlılığını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürdüreceğini söyleyen Öztürkler, Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yeni milli siyaset olarak belirlenen iki devletli çözüm isteğini yineledi. Öztürkler, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın “federasyon defterinin artık kapandığı” görüşüne tam destek de belirtti.
“CUMHURİYETİMİZ, ÖZGÜR VE BAĞIMSIZ YAŞAMA AZMİMİZİN GÜVENCESİDİR”
Öztürkler, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kıbrıs Türkü’nün egemen, özgür, onurlu ve bağımsız yaşama kararlılığının eseri olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yaşatma ve yüceltme kararlılığımız devam edecektir. Yürüdüğümüz bu yolda, Anavatanımızın bizlere verdiği destek bizler için hayati öneme sahiptir.
Anavatanımız Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Kürsüsünden 3 kez peş peşe Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması yönünde yapmış olduğu çağrı mücadelemize güç katmıştır. Kıbrıs Türklerinin daima yanında olan ve bütün uluslararası platformlarda haklı davamıza destek veren Sayın Cumhurbaşkanımıza, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımıza ve Anavatanımızın tüm yetkililerine şükranlarımı sunuyorum. Buradan bir kez daha belirtmek istiyorum ki Mavi ve Gök Vatan’da milli çıkarlarımız için Anavatanımız ile birlikte hareket etmeye devam edeceğiz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Rauf Raif Denktaş, Özgürlük Mücadelesi Liderimiz Dr.Fazıl Küçük, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, Kıbrıs Türkünün bugünlere gelmesinde emeği olan herkese şükranlarımı sunuyorum.
Kıbrıs Türkü’nü çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmak doğrultusundaki çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz. Cumhuriyetimiz, özgür ve bağımsız yaşama azmimizin güvencesidir.
Güçlü KKTC’nin savunucusu olacağız. Yaşasın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Bayramımız kutlu olsun. Ne mutlu Türk’üm diyene.”