Views: 1
İktisatbank, 23 Ekim 2024’e ilişkin piyasa analiz raporunu yayımladı. Raporda, “Dolar yükseliyor, kıymetli metaller rekor kırdı” ifadelerine yer verildi.
İktisatbank’ın 23 Ekim 2024’e ilişkin Günlük Piyasa Analiz ve Yorumu şu şekilde:
ABD’de yaklaşan başkanlık seçimleri ve sonrasına dair beklentiler piyasalarda etkisini göstermeye dün de devam etti. Önde gelen ABD hisse senedi endeksleri, artan hazine getirilerinin yarattığı baskı ile bilanço açıklayan şirketler arasında dün kararsız bir seyir izleyerek günü önemli bir değişim kaydetmeden tamamladı. Cumhuriyetçi aday Trump’ın seçilmesi durumunda, maliye politikasındaki genişlemeci duruşun süreceği beklentileriyle birlikte 10 yıllık ABD tahvil faizi son bir ayda 60 baz puan yükselerek dün yüzde 4,22 seviyesine test etmek suretiyle son son üç ayın en yüksek seviyesini gelirken, doların bir dizi para birimine göre değerini gösteren sepet kur DXY ise 104 seviyesini aşarak benzer bir şekilde son üç ayın zirvesine yükseldi.
Doların elinin güçlenmesinin yanı sıra, ECB Başkanı Lagarde enflasyonun hızlı düşebileceği yorumları ilave faiz indirimleri beklentilerini canlandırarak EUR’nun elini zayıflattı. EUR/USD paritesi 1,08 seviyesinin hemen altını test ederken, kraliyet aslanı sterlin ise dün sert bir satış baskısına boyun eğerek 1,2945 seviyesi kadar gerilemek suretiyle son iki ayın dibini test etti. GBP/USD paritesinde haftalık kapanışın 1,2925 ortak para biriminde ise 1,0750 seviyesinin üzerinde olmasına dikkat edeceğiz. Aksi takdirde düşüşün derinleşebileceğini göz ardı etmiyoruz. Doların güçlenmesine rağmen, jeopolitik risklerin gölgesinde, Çin ve Suudi Arabistan haberleri ile son dönemde adeta yoyo tarzı bir hareket izleyen brent cinsi ham petrolün varil fiyatı dün yüzde 4 yükselişle 76 dolar seviyesine gelirken, petrol için herhangi bir heyecan taşımadığımızı da hazır yeri gelmişken not edelim.
11 Mart tarihli bültenimizde, altın henüz 2,180 dolar seviyelerinde işlem görürken, ilk nazarda 2,550 dolar seviyesini hedefleyerek ilerleyen dönemlerde ise 2,700 ve nihayetinde 3 bin dolar seviyesinin radar menziline gireceğini belirtmiştik. Bu görüşümüzün arkasında ise doların dominansının küresel arenada her geçen gün azalması, doların adeta ‘silah’ olarak kullanılmasından yaşanan rahatsızlık hatta her 100 günde bir kabaca 1 trilyon dolar artan ABD Hazinesinin borcunun sürdürülemez olarak görülmesi nedeniyle başta merkez bankaları, devamında ise yatırımcılar, fiat para sisteminde doların yerini alacak başka bir ‘babayiğitin’ bulamayınca, altının herkesin gözünde başka bir ‘parladığının’ altını çizmiştik.