Views: 0
UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Maraş’taki üç otelin bir Türk tarafından satın alındığına ilişkin haberler ilgili yaptığı açıklamada, Kapalı Maraş’taki otellerin satılmasından ve bu otellerin Kıbrıslı Türklerin satın almaları halinde panik olacak olanın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi olacağını ifade etti.
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Kapalı Maraş bölgesinde Cleo Otel, Golden Seaside Apart Otel ve Ege Otel’in bir Türk tarafından satın alındığına dair gündem gelen haberler ile ilgili yazılı açıklama yaptı.
UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Güney medyasında, Kapalı Maraş’ta satılan üç otel ve bu satışın yarattığı panik havasının konuşulduğunu belirterek, “Kapalı Maraş’taki otellerin satılmasından ve bu otellerin Kıbrıslı Türklerin satın almaları halinde panik olacak olan aslında Güney’deki yönetimdir, satacak olanlar değildir” diye konuştu.
“40 YIL BOYUNCA ÇÖZÜM İSTER GİBİ GÖZÜKÜP TÜM ÇÖZÜM PLANLARINA HAYIR DEDİLER”
“40 yıl boyunca çözüm ister gibi gözüküp tüm çözüm planlarına hayır diyen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Orta Doğu’nun en önemli turizm bölgesi olan Kapalı Maraş’ın da kapalı kalmasına sebep olmuşlardır” diyen Oğuzhan Hasipoğlu, Güney Kıbrıs’ın hayal içerisinde yaşadıklarını ve yönetemedikleri bu bölgeye hayali başkan seçtiklerini savunarak, vatandaşlara umut vaat ettiklerini vurguladı.
Kapalı Maraş’ın müzakere masalarının adeta bir simgesi haline geldiğini söyleyen Hasipoğlu, “Şimdi hangi yüzle kendi vatandaşlarının gidip bizim yönetimimizde yaşamalarına veya mallarının tasarrufuna engel olacaklardır. Kıbrıslı Türkler ve Rumlar Maraş için yeteri kadar beklemediler mi?” diye konuştu.
Hasipoğlu’nun açıklamasının devamı şu şekilde:
“Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın seçilmesi ve hemen akabinde oluşturulan yeni politika anlayışıyla, Kapalı Maraş’ın kamusal alanlarının büyük bir bölümü açılmış, bir bölümü askeri bölge olmaktan çıkmış ve bu vesile ile bu bölgedeki malların değerlendirilme imkanı doğmuştur. Bugün, eğer mevcut zeminde federasyon müzakereleri devam etse idi, Kapalı Maraş müzakere masasındaki toprak başlığının önemli bir unsuru olacağından, açılması ve TMK yargısındaki etkinliği mümkün olmayacaktı. Bu yüzden GKRY’nin Kapalı Maraş açılımının gecikmesine sebep olduğu için tüm Kıbrıslı Rumlara ve Türklere bir özür ve tazminat borcu vardır.
Ana vatınımızın destekleri ile kamusal alanlarda yapılan iyileştirmeler ve yatırımlar belli bir noktaya gelip, altyapı ve güvenlik anlamında yaşanabilir bir sürece girildiği vakit, artık özel mülkler ile ilgili kararlar da sonuçlandırılacak ve ticari, sosyal hayat başlayacaktır. Bu başlangıç ile birlikte, hali hazırda 1 milyondan fazla kişinin ziyaret ettiği Kapalı Maraş bölgesine ziyaretçi sayısı muhtemeldir ki en az 5 katına çıkacak ve elde edilecek olan ekonomik girdilerden dolayı, özelde Gazimağusa”ya, genelde tüm adaya fayda sağlayacaktır.
Son bir tesbit, biz AIHM”in etkin bir iç hukuk yolu olarak kabul ettiği Taşınmaz Mal Komisyonu vasıtasıyla Kıbrıslı Rumlara Kuzeyde bıraktıkları mallar için çareler sunarken, Güney yönetimi, güneyde kalan Kıbrıslı Türklerin malları için hangi çareleri üretmektedir? Koçan almayı bırakın, tasarruf imkanından bile yoksun bırakmaktadırlar. Kendi iç hukuklarında icat ettikleri ve dünyanın hiçbiryerinde olmayan ‘vesayet yasası’ ile mülkler ile ilgili herhangi bir işlemi adeta dondurmuşlardı. Kıbrıs meselesinde Güney Kıbrıs Yönetimi, geçmişte müzakere masasında samimi olmadığı gibi, devam eden hayatı zorlaştırmak için elinden geleni yapmaya devam etmektedir.”