Views: 0
CTP Milletvekili Erkut Şahali, okullar hakkında hazırlanan rapor ve yapılacak çalışmalar şeffaf olması gerektiğini söyledi.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Erkut Şahali, “Deprem korkusu ve Laguna Marina ihalesi” başlıklı konuşma yaptı.
Yoğun bir deprem korkusu yaşandığını belirten Şahali, 6 Şubat’ta acı şekilde yaşanan depremlerin KKTC’de de endişeye neden olduğunu dile getirdi.
Yapı güvenliğinden endişe duyulduğunu ifade eden Şahali, depreme dayanıklılık koşulları zaman içinde değişiklik gösterdiği için farklı zamanlarda yapılan binaların depreme dayanıklılığı konusunda endişeler olduğunu anlatı.
KTMMOB’un okullar hakkında hazırladığı raporun ve yapılacak çalışmaların şeffaf olması gerektiğini ifade eden Şahali, başta Gazimağusa olmak üzere ülkenin tamamında özellikle okullarla ilgili bir endişe olduğunu, bunun biraz da hükümetin konu hakkında doğru bilgi paylaşımı yapmamasından kaynaklandığını anlattı.
Gazimağusa’daki okulları ziyaret ettiklerini ve bazı okullarda tek bir öğrenci bulamadıklarını anlatan Şahali, hangi okulların risk içerdiği hangi okulların güvenli olduğunun ve atılacak adımların bir an önce kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini kaydetti.
Gazimağusa Laguna Deniz Yıldızı apartmanlarının durumuna işaret eden Şahali, binanın güçlendirilmesi gerektiğine dair rapor bulunduğunu anımsattı.
Binanın güçlendirme maliyetinin yapı maliyetinin yüzde 46’sı olduğunu, bu nedenle alışılmış prosedür gereği yıkım gerektiğini ifade eden Şahali, bu raporlara rağmen kira mukavelelerinin yenilendiğini kaydetti.
Kira mukaveleleri uzatıldığı halde Vakıflar İdaresi’nin kiracılara binayı boşaltın ihbarı gönderdiğini ifade eden Şahali, 14 Mart 2022’de bölge için bir marina kararı çıkarıldığını belirtti.
Bu tarihten itibaren Vakıflar İdaresi’nin kiracıların çıkarılması için baskı yaptığını söyleyen Şahali, bu marina projesinin Laguna Apartmanları bölgesini de içerip içermediğini sordu.
Aynı bölgede bulunan belediyeye ait, tam teşekküllü Atatürk Kreş ve Gündüz Bakımevi binasının da 2019’da ani bir kararla boşaltıldığını söyleyen Şahali, Vakıflar İdaresinin 6 şubattan sonra deprem korkusunun artmasıyla aradığı şartları bulduğunu kaydetti, bu tarihten sonra apartmandaki kiracılarını “taciz” etmeye başladığını öne sürdü.
“Vakıflar İdaresince apartmanın rutin bakımlarının engellendiğini” söyleyen Şahali, asansör kontrollerinin engellendiğini, çöp istasyonlarındaki konteynerlerin kilitlendiğini, binanın cephesine “Bu bina tehlike arz etmektedir, her an yıkılabilir derhal boşaltılmalıdır” ilanı asıldığını belirtti.
Bina her an yıkılabilir haldeyse yapılması gerekenin belediyeye gitmek olduğunu anlatan Şahali, yasal olarak mal sahibi olan devletin bu konudaki duruşunu açıklamasını istedi.
Marina yapımının art niyetli bir durumun varlığını düşündürdüğünü, söyleyen Şahali, bir can güvenliği tehdidi varsa devletin konuya direkt muhatap olması gerektiğini belirtti.
Şahali, bina güçlendirilecekse bunun kim tarafından ve nasıl yapılacağı, yıkılacaksa yerine ne yapılacağı ve ikamet edenlerin mağduriyetlerinin nasıl giderileceğinin açıklanmasını istedi.