Hakan Dinçyürek: Sokak anarşisi ile bir yerlere varacaklarını hayal edenleri durduracak güçteyiz

10
Hakan Dinçyürek
reklam alani

Views: 0

UBP Milletvekili Hakan Dinçyürek, yeni meclis ve cumhurbaşkanlığı binalarına ihtiyaç olduğunu ifade ederek, muhalefet tarafından yaratılmak istenen havayı yanlış bulduğunu söyledi.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Hakan Dinçyürek, Cumhuriyet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi ile Millet Bahçesi projesi hakkında açıklamalarda bulundu.

“DEMOKRASİ YOLUNDAN AYRILMADAN YANLIŞ YOLDA OLANLARA DUR DİYECEK GÜÇ VE KARARLILIKTAYIZ”

Hakan Dinçyürek, muhalefetin tutumunu eleştirerek, “Kimse sokak anarşisi ile KKTC’de siyasi karmaşa yaratıp bundan yarar sağlayacağı hayaline kapılmasın. Kıbrıs Türkü ve bizler demokrasi yolundan ayrılmadan yanlış yolda olanlara dur diyecek güç ve kararlılıktayız” dedi.

Dinçyürek açıklamasında şunları belirtti:

“Öncelikle 3 Ekim Pazartesi günü başlayacak Cumhuriyet Meclisi yeni yasama yılı çalışmalarının milletimiz, halkımız, devletimiz, ülkemiz için verimli ve hayırlı olmasını diliyorum.

İnşallah halk egemenliğinin biz vekiller aracılığı ile yansıdığı yer olan Cumhuriyet Meclisi bu yasama yılında beklentileri boşa çıkarmaz ve kısır, yararsız çekişmelerden, tartışmalardan uzak, olgun, halk ve devlet yararı odaklı çalışmalar yapar.

Bu noktada biz sorumluluk bilinci içinde olacağız, dileriz muhalefet de aynı sorumluluk bilinci ile hareket eder.

İnşallah muhalefet uzunca bir süredir Belediye Reformu ve yerel yönetim organları seçimi konusunda başlattığı, Cumhuriyet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi konusunda tırmandırdığı kavgacı, kırıcı yaklaşımlardan uzaklaşır, aklı-selim noktasına gelir…

Anımsatmak isterim ki, yeni Meclis ve Cumhurbaşkanlığı binalarına ihtiyaç duyulduğu çoktan ortaya konulmuştur.

2008 yılında dünyada ve ülkemizde yaşanan ağır ekonomik krize rağmen 2009 yılında Meclis Başkanı olan Sayın Hasan Bozer yeni bir Meclis binası yapılması için çalışma başlatmış dönemin hükümeti Meclis’e yer tahsis etmiş, 2010 yılında YDÜ ile proje konusunda protokol imzalanmış, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ile destek için temaslar yapılmış ve hiçbir muhalefet partimiz buna ses çıkarmamıştı.

Ve yine anımsanacağı üzere, 18 Ocak 2020 tarihinde UBP’den yapılan bir açıklamada, partinin Cumhurbaşkanlığı adayının Genel Başkan Ersin Tatar olduğu beyan edilmiş, ortaya konulan seçim bildirgesinde, ‘tarihi surlar üzerindeki Cumhurbaşkanlığı Dairesi’nin uygun yeni bir binaya kavuşması için adımlar atılacağı’ açıkça halka vaat edilmişti.

“CTP’NİN İDDİALARI İLE BAŞLATILAN KARA PROPAGANDA YANLIŞTIR, TEMELDEN YOKSUNDUR”

Dolayısı ile kimi çevreler ve özellikle ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi tarafından, ‘Türkiye ihtiyacımız yokken, irademiz dışında bize Meclis binası ve Cumhurbaşkanlığı yapılıyor. İrademize saldırı söz konusu” iddiaları ile başlatılan kara propaganda yanlıştır, temelden yoksundur.

Kıbrıs Türkü’nün yeni bir Meclis binasına da yeni bir Cumhurbaşkanlığı binasına da ihtiyacı vardır.

Kimse, yalana başvurarak, sokak anarşisi ile KKTC’de siyasi karmaşa yaratıp bundan yarar sağlayacağı hayaline kapılmasın.

Kıbrıs Türkü ve bizler demokrasi yolundan ayrılmadan yanlış yolda olanlara dur diyecek güç ve kararlılıktayız.

Yeni Meclis ve Cumhurbaşkanlığı yapılması için atılan adımlar doğrudur.

Hele hele, Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’ın halktan aldığı destekle iki devletli çözüm politikasını ortaya koyduğu, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda KKTC’nin resmen tanınması çağrısında bulunduğu, Türkiye Milli Güvenlik Kurulu’nun bu çağrıyı destekleyen bir karar aldığı şu günlerde böyle bir adım atılması anlamlıdır, çok yerindedir.

Türkiye, artık tüm dünyaya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hep yaşayacağını hem attığı adımlar hem de açıklamaları ile daha yüksek perdeden ifade ediyor.

Kıbrıs Türkleri olarak bundan gurur ve sevinç duymamız, ana vatan Türkiye ile birlikte bu onurlu yolu yürümemiz lazımdır.

Eğitim, sağlık ve yollarımız konusunda ileri sürdükleri uyduruk şeylerle kafa karıştırmaya çalışanlar tek destekçimiz Türkiye’ye haksızlık yaparak ilişkilerimizi bozacaklarını ve emellerine ulaşacaklarını sanıyorlarsa hayal kırıklığına uğrayacakları kesindir.

Ne Türkiye Kıbrıs Türkü’nden, ne de Kıbrıs Türkü Türkiye’den kopmaz.

1950’li yıllardan bu yana can ve mal güvenliğimiz, refah ve mutluluğumuz için her şeyi yapan şehitlerimizin yanına binlerce şehidini ekleyen Türkiye şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da yol, elektrik, hastane, okul ihtiyaçlarımızı karşılamak üzere de katkı vermeye devam edecektir.

Herkes biliyor ki Türkiye, KKTC’nin bir eğitim adası olması İçin günü geldiğinde DAÜ ve LAÜ’ye ciddi destek sağlamış, ilk ve orta dereceli okullarımızı donatmış, kitap ve diğer ihtiyaçlarını gidermiş, on binlerce gencimize burs sağlamıştır.

Türkiye sağlık alanında da insanımıza, ülkemize çok ciddi katkılarda bulunmuştur. Fazla uzağa gitmeye gerek yok; Onkoloji Hastanesi’nin milyonlarca dolarlık tanı, tedavi cihazı ihtiyacı, Pandemi Hastanesi’nin yapımı, on binlerce aşı gereksinimimiz Türkiye tarafından halledilmiştir.

Hemen hemen tüm yerleşim birimlerimiz arasındaki yollarımızı yapan Türkiye’dir…

Türkiye güçlüdür. Daha da güçlenecektir. Güçlendikçe bizlere katkısı, desteği de artacaktır

Sıkıntılar geçecektir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin geleceği parlaktır.

Mutlaka kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomik yapıya kavuşacak, alt yapı eksikliklerimizi giderecek yatırımları kenti kaynaklarımızla yapar noktaya gelecek, çağdaş gelişmişlik düzeyine gelecek ve uluslararası alanda hak etiğimiz yeri er ya da geç alacağız…

Atatürkçü Kıbrıs Türk halkı bilinçlidir, özgürlüğüne, egemenliğine devletine, topraklarına sahip çıkarak ana vatanı Türkiye ile hedeflerine doğru emin adımlarla ilerleyecek ve mutlaka başaracaktır.”

Paylaş