Views: 0
Fenerbahçe Spor Kulübünün milli yelkencisi Alican Kaynar, “Dünyada, yelkende 6 çok iyi sporcu var. Bunlardan biri benim. Tokyo Olimpiyat Oyunları bu 6 sporcu arasında geçecektir. Fenerbahçe Doğuş Yelken Takımı olarak hedefimiz madalya.” dedi.
Fenerbahçe Spor Kulübünün milli yelkencisi Alican Kaynar, Tokyo Olimpiyat Oyunları’na yoğun bir şekilde çalıştıklarını ve sarı-lacivertli sporcular olarak hedeflerinin madalya olduğunu söyledi.
Alican Kaynar, AA muhabirlerine yaptığı açıklamada, “Şu an dünya sıralamasında 7. basamaktayım ama son 4 yıl içinde 2’nciliğe kadar yükseldim. Dünya Kupası kazandım. Avrupa ve dünya çapında iyi dereceler elde ettim. Yükselen bir performansım var. Dünyada, yelkende 6 çok iyi sporcu var. Bunlardan biri benim. Tokyo Olimpiyat Oyunları bu 6 sporcu arasında geçecektir. Fenerbahçe Doğuş Yelken Takımı olarak hedefimiz madalya. Kulübümün bu konudaki sonsuz desteği için teşekkür ederim.” dedi.
Çok küçük yaştan itibaren hep olimpiyat oyunlarına katılmayı hayal eden ve bunu 2 kez gerçekleştiren milli yelkenci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hedefimiz daha sonra olimpiyat madalyası almak oldu. Bu, çok uzun bir süreç. Yelken, Türkiye’nin çok başarılı olduğu bir branş değil. Bilgi birikiminin az olduğu bir spor dalı. Katıldığım 2 olimpiyatta edindiğimiz tecrübe, son 4 yılda Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Yelken Federasyonu ve Doğuş’un sponsorluğunda Fenerbahçe Spor Kulübünün verdiği destek sayesinde bilgi birikimimizi arttırdık. Performansımızı da çok geliştirdik.”
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına rağmen son 3-4 aydır normal tempoda çalıştıklarını belirten Alican Kaynar, “Bu süreçte İspanya’nın Kanarya Adaları’nda kamp yaptık. Buraya gitmemizin nedeni, Japonya’daki hava koşullarıyla benzer olması. Oranın rüzgar ve dalga yapısı benzer. Sıcaklık da yüksek orada. Şimdi yavaş yavaş sezon başlıyor. İlk yarışımız, nisan ayında düzenlenecek Avrupa Şampiyonası olacak. Şu an ona hazırlanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
“Ne kadar çok çalışma zamanım olursa o kadar iyi”
Geçen yıl yapılması gereken Tokyo Olimpiyat Oyunları’nın Kovid-19 salgını nedeniyle ertelenmesinin kendisini nasıl etkilediği yönündeki soruyu Alican Kaynar, “Ne kadar çok çalışma zamanım olursa o kadar iyi. Yükselen bir performansım var. Arkamızda olan destekle, pandemi koşullarını avantaja çevirebileceğimi düşündüm. Eve spor salonu kurdum. 2 ay boyunca evde hazırlığımı gerçekleştirdim. Daha sonra özel izinle Bodrum’a gittik. Yalıkavak Yelken Kulübü bize kapılarını açtı ve 2 ay boyunca orada antrenman yaptım. Hızlı bir şekilde bu duruma adaptasyon sağladık. Bu sürecin bana artı etkisi oldu. Bu dönemi iyi geçirememiş bazı sporcular var. Onların yaşadığı dezavantaj, benim avantajım olacaktır.” şeklinde yanıtladı.
“Yelken, Türkiye’nin milli sporu olabilir”
Yelken sporunda başarılı bir ülke olmak gerektiğini kaydeden 32 yaşındaki sporcu, “Yelkende bir madalya, Türk yelkenciliğine çok büyük bir adım attıracak. Türkiye’nin yelken sporuna ihtiyacı var. Bizim denizleri kullanmamız gerekiyor. Diğer ülkelere bakacak olursanız mesela İngiltere ve Avustralya. Denizin üzerinde yapılan tüm aktiviteler birbiriyle bağlantılı. Alınacak bir madalyanın bu yolu açacağına inanıyorum. Bizim her zaman hedefimiz yarışları kazanmak ama şu anda hedef madalya.” diye konuştu.
Türkiye’de yelkenin uzun yıllar boyunca aynı seviyede kaldığını anlatan Alican Kaynar, şunları söyledi:
“Olimpiyatlara gitmek ve madalya almak arasında ciddi bir fark var. Olimpiyatlarda madalya almak için bir o kadar daha çalışmak gerekiyor. Biz son 4-5 senede Doğuş grubunun sponsorluğuyla çok ciddi bir atılım yaptık. Sadece benim değil diğer sınıflarda da başarılar elde ettik. Şu anda çok az sporcuyuz. Bilgi birikimiyle daha çok sınıfta daha fazla başarı elde edeceğiz. Doğru adımlar atabilirsek yelken Türkiye’nin milli sporu olabilir. Bununla ilgili gerekli rüzgar ve koşullar muazzam. Türkiye, Avrupa’da önemli 2-3 noktadan biri. Bu potansiyeli kullanmamız gerekiyor.”
“Doğuş Grubu’nun desteğiyle çok büyük bir seviye atladık”
Sponsor desteğinin önemine de değinen milli yelkenci, “Sponsor desteğinde birinci öncelik, antrenman kalitemizi ve yarışlarda aldığımız servisin kalitesini arttırmak oldu. Bunu sağlayacak menajer yapısı. Böyle başladı. Bunların meyvesini kısa zamanda topladık. Dünyanın en iyi antrenörleriyle çalışıyoruz. Bu bilgi birikimi oradan geliyor. Ortada çok ciddi bir bütçe var. Doğuş Grubu’nun desteğiyle çok büyük bir seviye atladık. Gençlik ve Spor Bakanlığının yelkene ve sporculara verdiği destek de arttı. Yelken, artık madalya beklenen bir spor oldu.” şeklinde görüş belirtti.
Yelkene 6 yaşında başladığını aktaran Alican Kaynar, “Yaklaşık 26 senedir Fenerbahçe Spor Kulübünün bünyesindeyim. Bütün kariyerimde yarıştığım yaş gruplarında en iyisi oldum, bunlar kulübümün desteğiyle gerçekleşti. İlk olimpiyat dönemimden itibaren hem Koç Grubu’nun yelken şubemize verdiği destek hem de sayın başkanımız Ali Koç’un desteğiyle çok iyi dönem geçirdim. 26 senelik spor kariyerimde her zaman kulübüm yanımda oldu. Aldığım destek yalnızca teknik ya da maddi anlamda değil, Fenerbahçe kulübü benim ailem. Antrenörlerimiz, yöneticilerimiz aile gibi, uzun senelerdir beraberiz. Burası bağlı olduğum kulüp değil hayatımın sonuna kadar içinde olacağım bir camia.” ifadelerini kullandı.
Fenerbahçe’nin olimpiyatlara en çok sporcu gönderen kulüp olduğunu vurgulayan Alican, “Kulübüm için ‘Özel sporcular yetiştiren bir sporcu fabrikası’ diyebiliriz.” görüşünü paylaştı.
“Fenerbahçe ile Doğuş’un iş birliği emsal teşkil edecektir”
Doğuş Grubu’nun sarı-lacivertli kulübün yelken şubesine sponsor olmasına değinen Alican Kaynar, “Fenerbahçe ile Doğuş’un iş birliği emsal teşkil edecektir. Bizim de buna bağlı alacağımız sonuçlar, madalyalar bu tip iş birliklerine destek olacaktır. İngiltere, Avustralya, Yeni Zelanda, İtalya gibi yelken branşında baskın ve maddi kaynakları olan ülkelerin karşısına çıkıp başarılı performans gösterebiliyorsak, bunun bir nedeni de doğru destek ve iyi planlama.” şeklinde konuştu.
Geleceğe dair planlarını anlatan 32 yaşındaki milli yelkenci, şunları söyledi:
“İki kez olimpiyat oyunlarında ülkemi temsil ettim. Bu sene üçüncüsü olacak. Amacım bu seviyede yarışmaya devam etmek. Alabildiğimiz kadar madalyayı kazanıp, yelkende diğer disiplinlerle beraber Türkiye’nin konumunu güçlendirmek birinci önceliğimiz. Bütün disiplinler birbirini destekliyor, bir sınıftaki gücünüz diğer disiplinleri de etkiliyor. Kalabildiğim kadar sporun içinde kalıp olimpiyatlarda ülkemi temsil etmeye devam etmek istiyorum. Daha sonra ise aldığım bütün bilgi birikimini benden sonraki nesillere aktarmak benim borcum. Bu hem ülkemin, hem de kulübümün yatırımı.”
Gelecek yıl düzenlenecek Star Sailors League Gold Cup’ta milli takımın kaptanı olacak Alican Kaynar, organizasyonla ilgili, “Bu organizasyonda ilk defa tekne takımı, bir ülkenin vatandaşlarıyla kurulacak. 52 ülke gelecek, FIFA Dünya Kupası ile aynı format. 4’lü gruplar halinde yarışılacak, ilk 2 bir sonraki eleme turuna geçecek daha sonra ise çeyrek final, yarı final ve final şeklinde devam edecek. Biz bu organizasyon için ilk 20 ülke arasında seçildik. Tabii branşımızda bütün sporcuların olimpik alanda verdiği mücadelenin ve aldığımız başarılı sonuçların büyük etkisi oldu. Doğuş Grubu, federasyonumuz ve bakanlığımız bizim yanımızdaydı. İlk planlama 2021’deydi ama pandemiden dolayı 2022’ye ertelendi.” ifadelerini kullandı.
Kovid-19 salgını nedeniyle tüm dünyanın zor bir dönem geçirdiğine dikkati çeken Alican Kaynar, “Tüm dünya için dayanıklı ve temelleri sağlam olan kurumlar, ülkeler bu süreçten daha da güçlü çıkacaktır. Ülke olarak bugüne kadar çok iyi mücadele verdik. Yurt dışındaki vatandaşlarımızın getirilmesi, zor durumda olan insanlara yardım eli uzatan ülkemle gurur duydum. Yelken camiası olarak kendi açımdan, pandemi dönemini daha güçlenerek geçirdiğimizi düşünüyorum.” diye konuştu.