Views: 0
Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Denktaş, istediğinin sadece bir oy desteği değil, aynı zamanda bir düşünceye de destek olduğunu belirterek “Aksi takdirde burada yaşayan insanlar olarak etkimizi kaybettiğimiz gün, var olan yetkimizi de kaybedeceğiz.” dedi.
Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Serdar Denktaş, Dome Otel’i ziyaret ederek Yönetim Kurulu Başkanı Bayram Karaman ve otel çalışanları ile bir araya geldi, vizyonunu anlattı ve destek istedi.
Denktaş burada yaptığı konuşmada her türlü oyuna rağmen, yoluna devam ettiğini ifade ederek, adaylık gerekçelerini anlattı ve uzun bir bekleyişin ardından bir tercih meselesi ile değil bir görev sorumluluğu bilinciyle aday olmaya karar verdiğini söyledi.
“DAĞINIKLIĞI YENİDEN TOPARLAMAK GEREKİYOR”
Ülke müthiş bir dağınıklık olduğunu dile getiren Denktaş, hedef noksanlığından belirsizliğin zaten var olduğunu, bunun üstüne bir de hükümetin kararsızlıklarını çıkınca bu dağınıklığın daha da arttığını belirtti.
Denktaş: “ Yapmamız gereken şey, seçimleri atlatır atlatmaz var olan dağınıklığı yeniden toparlamak” dedi.
Pandeminin ilk başlangıcında var olan ve kendisinin de her zaman bunu bir fırsat olarak gördüğü dayanışma ruhunun hükümet tarafından ortadan kaldırdığını ve yeniden insanların bir birine düşürüldüğünü dile getiren Denktaş, seçimlerin ardından geniş bir konsensüs yaratarak, bu konsensüsle birlikte Türkiye ile yeniden hedef belirlemek gerektiğini vurguladı.
“GEREKİRSE TEK TARAFLI ADIMLARLA HAYATI NORMALLEŞTİRMEK”
Güney Kıbrıs ile müzakerelerin yarım asrı geçtiğini, iki toplumlu, iki kesimli federasyonun, biri Annan Planı’nda, diğeri Crans Monta’na da iki kez Rumlar tarafından reddedildiğini ifade eden Denktaş şöyle devam etti.
“Bunun artık görüşülecek bir yerinin kalmadığını da ortaya koyarak yeni bir yol oluşturabilir miyiz? Mademki şimdi eski normalden, yeni normale geçiş süreci yaşıyoruz, eski normalin, anomalilerini de bir kenara bırakıp yeni bir yol deneyebilir miyiz? Bunun uğraşı içerisine girmek durumundayız. Siyasi çözüm bulamıyorsak bile, kapıların açılışında olduğu gibi gerekirse tek taraflı adımlar atarak, hayatın normalleşmesini sağlayabilecek olan da bizleriz.”
30 yıldır siyasette olduğunu ve bunun 14 yılının bakanlıklarda geçtiğini anımsatan Denktaş, bunca yıl kapısından içeri giren kimsenin rozetini sormadığını, bugün her kesimden takdir almasının nedeninin de bu olduğunu dile getirdi.
İstediğinin sadece bir oy desteği değil, aynı zamanda bir düşünceye de destek olduğunu belirten Denktaş: “Aksi takdirde burada yaşayan insanlar olarak etkimizi kaybettiğimiz gün, var olan yetkimizi de kaybedeceğiz. Yetkimizi kaybettiğimiz gün, buradaki varlığımızı da sona erdirmedin düğmesine basmış olacağız. Böyle bir neslin temsilcisi olmayalım. Kendimize inanarak, kendimize güvenerek bu siyaseten tanınmamış devletin ve çok da iyi yönetmediğimiz devletin aslında siyasal eşitliğimizin bir simgesi olduğunun farkına vararak, birine karşı değil kendimiz için devletimize de sahip çıkalım. Eğer çıkmazsak bilin ki, bir sonraki jenerasyona bırakacak bir şeyimiz kalmayacak.”
Konuşmasında Yüksek Mahkeme hâkim sayının artırılmasına yönelik olarak yapılacak Anayasa referandumu konusunda da “Evet” için telkinde bulunan Denktaş,
adaletin geç çalışmasından hep şikâyetçi olunduğunu, mekanizmayı hızlandırmak için ortada bir fırsat olduğunu söyledi.
“DENKTAŞ, SİYASİ HAYATI BOYUNCA DOĞRULARI SÖYLEYEN BİR LİDERDİR”
Dome Otel Yönetim Kurulu Başkanı Bayram Karaman da konuşmasında Denktaş’ın “Birinin hoşuna gidecek” diye bir şey söylemleri olan bir karakteri olmadığını, siyasi hayatı boyuca doğruları söyleyen bir lider olduğunu kaydetti.
Denktaş’ın sınır kapılarının açılması kararında Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olarak Kıbrıs’a büyük bir fayda sağladığına değinen Karaman, bu faydayı halen daha barışa ulaştırmadıklarını ama kalıcı bir rahatlamayı da yaşadıklarını belirtti.
Karaman şöyle devam etti:
“Şimdi bir salgın ile savaşıyoruz, bir de bölgedeki savaş tehlikesi ile endişe taşıyoruz.
Cumhurbaşkanı adayımızsınız, bütün halkın adayı. Tüm adaylara aynı şeyi söylüyoruz. Ama size karşı sempatimiz de çok. Açık yüreklisiniz. Birinin hoşuna gidecek diye bir şey söylemezsiniz. Gitsin, gitmesin siyasi hayatımız boyunca doğruları söyleyen bir lider oldunuz.”