Yenierenköy Belediye çalışanları, 4 aydır maaş alamıyor.

69
reklam alani

4 aydır maaş alamayan Yenierenköy Belediyesi’nin 112 çalışanı, “iş yavaşlatma” eylemi başlattı. Sabahleyin belediyeye gidip imza atan ancak işbaşı yapmayan çalışanlar, “Yeter artık. Bu sorunu artık çözün” dedi

Belediye Emekçileri Sendikası’nda (BES) örgütlü 112 Yenierenköy Belediyesi çalışanı, 4 aydır maaş almıyor. 13’üncü maaş dikkate alınacak olursa çalışanlar belediyeden 5 maaş alacaklı. Çok zor ve sıkıntılı günler yaşayan çalışanlar, belediyede “iş yavaşlatma” eylemi başlattı. Sabahleyin belediyeye gidip imza atan ancak işbaşı yapmayan çalışanlar, “Yeter artık. Bu sorunu artık çözün” dedi.

Kıbrıs Gazete’sinden Ayşe BULUT’un haberi

Aylardır evlerine ekmek götüremeyen çalışanlar çok zor günler yaşıyor.

Evlerinde huzurları kalmayan çalışanlardan kimisi, okul parasını yatıramadığı için çocuğunu okuldan almakla karşı karşıya kaldı.

Çalışanların neredeyse yarısının evinin elektriği kesik, bakkala olan borçlar aldı başını gidiyor.

Yenierenköy Belediyesi çalışanları ekim, kasım, aralık, ocak ve bir de 13’üncü maaş olmak üzere 5 maaş alacaklı.

Yaşadıkları artık canına tak eden çalışanlar, geçtiğimiz pazartesi günü, belediyeye giderek imza atıp iş yapmama kararı aldı. Bir nevi “iş yavaşlatmaya” giden çalışanlar, sorunlarına çözüm istiyor.

Yenierenköy Belediye Başkan Vekili Mehmet Kadı, elinden geleni yaptığını, ancak henüz hükümet kurulmadığı için şu anda yapılacak bir şey bulunmadığını kaydetti ve hükümet kurulur kurulmaz “avans” için başvuru yapacağını belirtti.

Hükümet bekleniyor

Yenierenköy Belediye Başkan Vekili Mehmet Kadı, şunları söyledi:

“Şu anda hiç bir şey yapamıyoruz. Çünkü hükümet yok. Avans talep ettim. Ancak hükümetin kurulmasını bekliyorum. Bütçe onaylandıktan sonra avans alabiliriz dediler.

Çalışan 4 maaş, bir de 13. maaşla birlikte 5 maaş alacaklı. Bu da yaklaşık 1. 850.00 TL ediyor. Belediye kasasına düşen parayı emekliye veriyorum çünkü emeklinin parasını çalışana vermiştik. Daha fazla mağdur olmasınlar diye şimdi her ay 130 bin TL emekliye veriyorum. İki taksidi kaldı, bitireceğim. Çalışan da haklı ama çalışmadan da olmuyor. Ben elimden geleni yapmaya çalışıyorum.”

Yenierenköy Belediyesi Meclis Üyesi Murat Aydenk:

“Bana göre belediyede meclis üyelerinin değişmesi gerek. Çünkü bugüne kadar artıları olmadığı gibi zararları çok oldu. Fikir üretmedikleri gibi bazı konularda başkanın önünü kesiyorlar. Bu belediyede bütün bu olanların sorumlusu yönetimdir. Hükümetin kurulmasını beklememiz gerekiyor. Çalışan maaşını alamıyor. Bakkalların önünden geçemiyor. Çalışan haklı çünkü eve ekmek götüremiyor. Çalışanın koyduğu tepki ‘gelir imzamızı atar, çalışmayız’ diyor. Diğer taraftan da halk da buna tepkili. Dolayısıyla bizim de elimiz kolumuz bağlı. Çalışan da haklı, halk da haklı. Bana göre bu işe bir an önce devletin müdahale etmesi gerekiyor. Çünkü biz bu işi çözemeyiz.”

İşçi temsilcisi Ozan Tulga:

“13. maaş ve 4 maaş, yani 5 maaş alacaklıyız. Daha ne kadar işe gelip para almayacağız. İşe gelmeyen arkadaşların gündeliğini de belediye başkan vekili kesecekmiş. Bunun yasa ve tüzükte yeri yok. İşlemeyen arkadaşın gündeliğini kesemezsiniz, zaten maaş almıyor. Belediyede çalışan bu kadar insan ne bakkala, ne de manava gidebiliyor. İnsan içine çıkacak yüzümüz yok, her yere borç yaptık. Biz rica ettik başkan vekilimizden, meclis üyelerini de toplayıp, Cumhurbaşkanı’na gitsin ve belediyenin anahtarlarını teslim etsin. Bu belediyeyi kimse kurtaramaz. Bağlı olduğumuz BES’le konuştum. Sendikamız bu şartlar altında Yenierenköy Belediyesi’ne gelemem dedi. İşçilerin nerede, hangi bölümde çalışacağı konusunda bir protokol imzalamışlardı geçmiş aylarda, onu da belediye başkanı uygulamadı. Sendika da ondan dolayı kızgın. Biz, bugünden itibaren her gün işe geleceğiz, imzamızı atacağız ama bölge halkına ve vatandaşa hizmet vermeyeceğiz. Sonunda vatandaşla kötü olacak olan biz işçiler olacağız. Ama bizim artık dayanacak gücümüz kalmadı. Bıçak kemiğe dayandı.”

Belediye işçisi Serkan Cecer:

“5 aydır maaş almıyoruz. Bunun yanında bir de 13. maaşımız var. Cebimizde bir kuruş yok. Başkandan talebimiz bir şeyler yapsın; ama başkanın da yapabileceği bir şey yok şu anda. Çünkü ortada hükmet yok. Sendikamızı ararız, sendika da bizi mandıradan dışarı çıkardı. Belediye başkanı Mehmet Kadı ve Hurşit Yeşilköylü burada olduğu sürece ben o belediyeye gelmem. İşçi yerleştirme konusunda anlaşamadılar ve sendika bize resmen küstü. Belediye başkanı burada haklıydı. Sonuçta belediye başkanıdır, istediğini istediği yere koyabilir. Belediyede çalışan yüzde 30 arkadaşımızın elektriği kesildi. Çocuğun bankaya borcu var, her gün bankalardan uyarı gelir. Ne olacak bizim halimiz, artık yeter, ne olacaksa olsun.”

Nülkan Gündeş:

“Benim DAÜ’de çocuğum okuyor. Ancak çocuğumu okutamıyorum. Şubat ayında 5 bin Türk Lirası para bulamazsam, çocuğumu okuldan almak zorunda kalacağım. Bakkalların önünden geçemez olduk. Çoğu arkadaşımızın elektriği kesildi. Artık dayanamaz duruma geldik. Belediye başkanı ve meclis üyeleri bir araya gelsin, şu anda hükümet de yok. Hükümet olmadığı için gidip cumhurbaşkanına istifalarını versinler.”

Zübeyir Alnur:

“Evde huzurumuz kalmadı. Evde 4 çocuk var, biri süt ister, okula giden harçlık ister. Yok, nasıl vereyim? Bakkala gidince çocuk bir şey ister, bir yemiş dahi çocuğa alamıyoruz. Eve ekmek götüremiyoruz. Her gün eşimle kavga ederiz. Yeter artık, dayanacak gücümüz kalmadı. Meclis üyeleri hiçbir zaman biz çalışanlar için parmağını bile kıpırdatmadı. Ne diye seçildiler? Belediyenin ve çalışanların haklarını koruyamıyorlarsa niye seçildiler? Evimize gidemiyoruz çünkü huzurumuz yok. Çocuklarımızı hiçbir yere götüremiyoruz.”

Tamer Metni:

“Beş maaş alacaklıyız. Beş kuruş cebimizde yok. Hanımım ayağını kırdı. Kızım gözlerinden rahatsız. Elektrik paramızı ödeyemiyoruz. Para olmadığından dolayı açız. Kimse bizi görmüyor.”

Ertuğrul Gürler:

“Hanımım hamile, iki ay sonra doğum yapacak. Cepte beş kuruş para yok. 5 aydır ödenmedik. Okula giden iki çocuğum var. Onlara harçlık veremiyorum. Evime ekmek götüremiyorum. Benim gibi mesai arkadaşlarım da çok zor günler yaşıyor. Artık ne olacaksa olsun. Belediye kapanacaksa kapansın ki biz de bilelim ne yapacağız. Yeter artık.”

Yıldırım Genger:

“Artık evde huzur da kalmadı. Ben rahatsızım, başka işe de gidemiyorum. Evimize 5 aydır ekmek götüremiyorum. Yok o hükümet gelecek, yok bu hükümet gelecek, kurtaracak belediyeyi, hani hangisi kurtardı? Hep ayni şeyler. Önümüzde belediye seçimleri var. Duyuyoruz, o aday olacak, bu aday olacak, ne vaat verip aday olacaklar çok merak ederim. Doktora gidemiyorum para yok. İşleyip de hak ettiğim parayı alamadığım için doktora dahi gidemiyorum. Artık yeter. Bir an önce ne olacaksa olsun. Ama bizim paramızı versinler, biz de bir nefes alalım.”

Paylaş