Denktaş: Üç parti meclise girer, iki partili hükümet kurulur.

122
reklam alani

Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, başkan olarak gireceği son seçim olan 7 Ocak seçimlerinde 3 partinin meclise gireceğini ifade etti, diğer partilere şans tanımadı

 Denktaş, “Benim bunca yıllık seçim tecrübem bana mecliste 3 partinin bulunacağı bir seçim olacağını gösteriyor. CTP-DP ve UBP’nin bulunacağı bir meclis olacak. Tek başına herhangi bir partinin iktidara gelme olasılığı yoktur. Üç partili bir meclis iki partili bir iktidar öngörüyoruz.”

Denktaş: Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün başkanlarla bir programa çıkmama tavrı bence yanlıştır. Bu ‘ben onlardan üstünüm’ tavrıdır. Bunun başka bir gerekçesi olamaz. Bu Derviş Eroğlu zamanından gelen bir yaklaşımdır

 Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, 7 Ocak Erken Genel Seçimlerinde üç partinin Meclis’e girmeye hak kazanacağını ifade ederek ikili bir koalisyon olacağını belirtti. Tek başına hiçbir partinin başa gelemeyeceğini de ifade eden Denktaş, Demokrat Parti Genel Başkanı olarak gireceği son seçim olan bu seçimde partililere çağrı yaparak destek istedi.

Denktaş, DP üzerinde her seçim olduğu gibi bu seçimde de operasyonlar yapılmaya çalışıldığını ifade ederek, bu operasyonların Avrupa Birliği tarafından yapıldığını belirtti.

Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, Havadis’ten Bertuğ Toplaın sorularını yanıtladı, gündemdeki konuları ve seçim kampanyalarını değerlendirdi.

 

Soru: Meclis 3 parti gireceği tarzında bir ısrarınız var bir süredir. Bunu neye dayandırarak söylüyorsunuz?

Denktaş: Benim bunca yıllık seçim tecrübesiyle, son birkaç gündür de sokağa çıkma fırsatı buldum. Bayağı bir köy dolaştım. Edindiğim intiba bu seçim mecliste 3 partinin bulunacağı bir seçim olacağıdır. CTP-DP ve UBP’nin bulunacağı bir meclis olacak. Bu alternatifleri kıstığı kadar daha istikrarlı bir hükümet modelinin de ortaya çıkmasına neden olacak. Tek başına herhangi bir partinin iktidara gelme olasılığı yoktur. Üç partili bir meclis iki partili bir iktidar öngörüyoruz. Ya CTP-UBP, ya CTP-DP ya da UBP-DP olacak.

Serdar Denktaş

Soru: Neden Demokrat Parti her seçim döneminde baraj altı kalma veya baraj seviyelerinde görünme stresi yaşıyor?

Denktaş: Biz böyle bir stres yaşamıyoruz. Vatandaşa yaşattırır birileri. Biz kendi açımızdan baktığımızda olayın nereye gittiğini görüyoruz. Yıllardan beridir oynanan bir oyundur bu. 25 yıllık bir parti halen daha DP ortadan kalksın ve sağ bir yerde birleşsin. Böyle bir şey olmaz. DP artık yoluna bu şekilde devam edecek. Bana göre bu operasyonlar dıştan kaynaklı bir şekilde yaşatılıyor. Ama içte de oldukça taraftarı olan bir yaklaşımdır. Kaynak da Türkiye falan diye düşünülür ama değildir. Özellikle son yıllar içerisinde hele bir buçuk yıl Türkiye ile kurduğu köprü son derece sağlıklı çalışan, karşılıklı birbirimiz sağlıklı anlayabildiğimiz bir ilişki. Onlar benim icraatlarımdan memnun ben onların her gün işimize müdahale etmemelerinden memnunum. Maliye Bakanlığı en fazla irtibat kurulması gereken bakanlıktır. İşimizi doğru düzgün yürüttüğümüz için bir güven oluştu. Bu operasyonlar Avrupa Birliği kaynaklı operasyonlardır. Yıllardan beridir yapılıyor bu. Mart sonu Nisan ortası gibi yeniden görüşme süreci başlatılacak. Benim tavrım zaten biliniyor. Crans Montana dönüşünde açıklamıştım. İki toplumlu iki kesimli federasyon görüşmelerine karşı duracağım. Benim karşı durmam ürkütmez kimseyi ama Serdar Denktaş’ın siyasi mekanizması zayıflatılabilirse sesi etkisizleştirilir diye bir imaj var. Benden değil ama Denktaş soyadından kaynaklanır bu. Türkiye özellikle daha dikkatli dinliyor. Son yıllarda kendi içimizde de Kıbrıs konusu7nda yaptığımız açıklamalar diğer bütün açıklamalardan çok daha fazla izleniyor. Bu oyun bize sökmedi. İki toplumlu iki kesimli federasyondan bizim anladığımız ile Rum tarafının anladığı aynı şey değil. Dünya da Rum tarafı da bu görüşmelerde bir tarafa devleti oturttu diğer tarafa azınlıkları. Azınlık ve devletin azınlık kurması dünyanın hiçbir yerinde olmuş bir şey değil. Azınlık bir kabul etmek istemiyorlar bizi o nedenle dönüşümlü başkanlığa karşı çıkar tutumunu sürdürür. Federasyona çok fazla destek veriyorum iki eşitin arasında olduğunu gerçekten ortaya koyarlarsa.

Soru: Kayıp Şehit Hüseyin Ruso’nun kalıntılarının bulunmasının ardından ailenin defin işlemlerini anıtın yanına yapma talebi var. Bu hükümet tarafından nasıl bir değerlendirmeye konuldu? Süreç nasıl işleyecek?

Denktaş: Bu konunun seçimin içine girmesi ciddi bir engel oldu. Siyasi malzeme yapılması da beni çok üzüyor. Laik olduğu şekilde bu şehidimiz de defnedilmelidir. Bir çok şehidimiz var herkesin şahadete ulaştığı yerde gömülmesi normal bir şey değildir. Şehit Aileleri Derneği ile de görüştüm. Onların da bir takım çekinceleri var. Şehitler arasında bir ayrımcılık yapılmamasını istiyorlar. Bu insanlar hepimiz için bir değerdir. Aileler için şehitler apayrı bir değerdir. Onların gözünde kaybettikleri yakınları en önemli olandır. Bu dengeyi de kurmak gerek. Keşke böyle seçim dönemine rastlamasaydı. Daha sağlıklı bir ortamda konuyu hep birlikte konuşabilseydik. Bahsedilen yer askeri bölge içerisindeki bir yer, Güvenlik Kuvvetleri’nin ne düşündüğünü ben şu an bilmiyorum ama bunu konuşabilecek bir zaman dilimimiz yok. Ama şu bir gerçek Şehit Ruso da bizim için önemli bir değer. Layıkı neyse o doğrultuda gömülmelidir.

Soru: Seçim dönemini nasıl değerlendiriyorsunuz? Düzeyini, dozajını, entelektüel tartışma ortamını diğer seçimlerle kıyasladığınızda hangi noktadayız?

Denktaş: Tartışma düzeyi adaylar arasında en azından var. Değişik partilerin adayları bir araya getirilip tartıştırılıyor. Ama başkanlar düzeyinde bunu sağlayabilmiş değiliz. Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün başkanlarla bir programa çıkmama tavrı bence yanlıştır. Ben onlardan üstünüm tavrıdır bu. Bunun başka bir gerekçesi olamaz. Bu Derviş Eroğlu zamanından gelen bir yaklaşım oldu. Bir araya gelip tartışabilmeliyiz ki vatandaş da izlesin ve kim doğru veya yanlış söyler ayırt edebilsin. Kararsız duran henüz karar vermemiş olan insanlar izlemeli. Bazı partili vatandaşlar “benim partim yanlışlar yaptı, bu defa da bunu deneyelim” diyebilecek vatandaşlar olabilir. Yoksa kök partililer kararını vermiştir. Gidecek oyunu verecek. Eskiden derlerdi “filanca partiliyim odun koysa partim gider seçerim.” Onun için odun doldu ortalık. Bu tartışma ortamının sağlanabilmesi lazım. Ümit ederim olur. Şu üzer beni: Yeni isimler var bütün partilerde. Bu adaylar televizyon programlarına çıktıklarında eskinin de hesabı soruluyor kendilerinden. Halbuki bu gençlere gelecekle ilgili sorular sorulmalı. Eskinin yükünü yüklememek gerek. Vatandaş yeni yüzler ister deniyor biz de genç ve yeni yüzleri sürdük sahaya.

Serdar Denktaş

Soru: Sizinle ilgili tüm tartışmalara müdahil oldunuz. Çıktınız anlattınız, toplumu ikna etmeye çalıştınız. Başbakan Özgürgün’ün bugünlere tartışmalı konuları var ve hep sessiz kalıyor. Burada Maliye Bakanlığı da olayın içerisine çekilmek isteniyor. Bu paranın vergisi ödendi mi? gibi. Bu tartışmayı nasıl izliyorsunuz?

Denktaş: Bu işin bir boyutu şahsi meseledir ve çok fazla da girmek istemem. Ama parasal boyutu elbette incelenmeye muhtaçtır. Vergilendirmeye muhtaçtır. Ama seçim dönemi içerisinde her olayda olduğu gibi herkes sessiz ve sakin ve de mutlu Maliye Bakanlığı işaret edilen yer. Başkaları neden olmuyor? Benim bakacağım vergi kısmı. Vergi beyannameleri sunulduğunda bakacağız. Vergi Dairesi inceleyecek. Tatmin oluyorsa vergilendirecek olmuyorsa resen gönderecek. Ama her konuda olduğu gibi bu konuda da suçlu Maliye Bakanlığı. Artık biraz ayıp ediliyor diye de düşünmekteyim. Bunun binde biri benim başıma gelse bağırıp çağıracaklardı. Ama başka konulara sesleri çıkmıyor. Bu konuda Maliye’nin bakacağı gün vergi beyannameleri ve sonrasındaki süreçtir.

Soru: Cumhurbaşkanlığı dönemine yönelik bir açıklama yaptınız. Biraz erken değil mi? önümüzde daha genel seçimler varken neden böyle bir açıklama yapma ihtiyacı duydunuz?

Denktaş: Bir soru üzerine verdiğim bir cevaptı. Cevabı verirken de söyledim. Zaten önümüzde bir pilav var bunu yemeye bakacağız. 2019’da parti başkanlığına aday olmayacağımı zaten açıklamıştım. 2020’de evet adayım. Elbette bu dönemde ortaya çıkacak manzara da buna etki yapacak.

Soru: Demokrat Partililer harekete geçti mi? Her köyde örgütlü bir partisiniz. Çalışmalar ne durumda?

Denktaş: Bu seçim kitle hareketi ile yürümüyor. Aslında doğruya ulaştık gibi. Çağdaş ülkelerin hiçbirinde olmayan arabalarla dolaşma insanları bir yerlere taşıma dönemi artık bitti. Bizde eskiden olan bu hareketlenme artık yok. İki nedeni var. Belki mevsimsel sıkıntı diğeri de partiler artık bunun yapılması gereken bir yöntem olmadığını farkında. Daha fazla sosyal medya, televizyon, radyoyu kullanıyorlar. Biz yılbaşı kutlaması tarzında bir şey yapacağız. 5 Ocak’ta.

 

Soru: 25 yıllık bir geçmişiniz var. DP tabanına mesajınız ne olur bu seçim için?

Denktaş: Geçmişte şu veya bu şekilde Demokrat Parti’ye oy vermiş çok arkadaşımız var. Kızmıştır, küsmüştür, ilgilenilmemiştir benim bütün bu arkadaşlarıma çağrım 7 Ocak’ta sandığa gitmeleridir. İki tane meşale var seçim kağıdında. Kırmızı meşaleli altında iki harfli olan meşaleye mühürlerini bassınlar. Ne kadar güçlü çıkabilirsek o kadar önemlidir.

Paylaş