Doğu Akdeniz’de değişmekte olan konjonktür Kıbrıs Türk halkı ve KKTC için çok güzel günler vaat ediyor… O günler yaklaşırken bize düşen, sabır ve akılcılıkla direnmektir… Şimdi bu vurguyu neden yaptığımın açıklamasına geçeyim: Türkiye ile Libya’daki meşru hükümet arasında 27 Kasım’da imzalanan “Münhasır Ekonomik Bölge, Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası”na ilişkin tarihe geçecek gelişmeler gözleniyor… Dünya çapında yankılar yaratmaya başlayan gelişmelerdir bunlar… Söz konusu muhtıranın imzalanıp meclislerde onaylanması, iki ülkenin uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarının korunmasını öngörüyor… Hukuk dışı hiçbir yönü olmayan bu hamle, Türkiye’yi Akdeniz’de Antalya sahiline hapsetmeyi tasarlayan İsrail, Mısır, Yunanistan ve Güney Kıbrıs komplosunu darmadağın etmiş durumda… Komplocular beklemedikleri bu hamle karşısında şokları yaşadılar… Yunanistan ve Güney Kıbrıs, Türkiye – Libya anlaşmasından dolayı Türkiye’yi AB ile BM’ye şikâyet ettiler… Bu arada Türkiye Yunanistan’ın Meis adası dolaylarında “gövde gösterisi” adına yapmak istediği askeri tatbikatı yasakladı… Yunanistan bu yasaklama üzerine kılını bile kıpırdatamadı… *** Türkiye ile Libya arasında imzalanan anlaşmanın ardından bir sıcak gelişme de Yunan kışkırtmasıyla Libya cephesinden geldi. Yunan basını Libya’da ülkenin doğusunu şimdilerde kontrol altında tutan ve Türkiye’yi düşman olarak gören Hafter’e bağlı donanmanın komutanından skandal bir açıklama aldı… Yunan medyasına konuşan Faraj el Mahdawi, Türkiye’yi tehdit etme cüretini göstererek ‘bölgeye yaklaşacak herhangi bir Türk gemisini batırma emri aldığını’ söyledi. “Greek Reporter”ın aktardığına göre Mahdawi, “Hafter’den emir aldım. Türk arama gemileri buraya varır varmaz onları batıracağım!” dedi… Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu aciz ve gülünç tehdide yanıtı anında, kısa ve kesin oldu: “Böyle bir talimat varsa, gereğini yaparız… Zaten bu konuyla ilgili tedbirlerimiz alınmıştır.” *** Bu arada Türkiye Akdeniz’in barış denizi haline gelmesi adına, resmen tanımadığı Güney Kıbrıs hariç, tüm taraflarla anlaşma yapabileceğini duyurdu… Türkiye’nin bu duyurusu üzerine tetiklenen gelişmeler, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin kazdığı kuyuya düşeceğine ve Akdeniz’de esas hapsedilenin de yine kendisinin olacağına işaret ediyor… Tetiklenen o gelişmelere bir bakalım hele: Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı düzenlenen şer ittifakında domino etkisi başladı… Akdeniz’e sahili olan bölge devletleri, kaçınılmaz olarak Türkiye ile uzlaşma yolunu seçeceğe benziyorlar… Türkiye ve Mısır, demokratik Mursi döneminde ekonomik bölge anlaşması imzalamıştı… Dış emperyal güçlerin desteğindeki bir darbeyle antidemokratik şekilde iş başına getirilen Sisi, ustası Amerika’nın talimatıyla o anlaşmayı yok saydı… Yunanistan ve İsrail ile aksi yönde anlaşma yaptı… Gelgelelim Türkiye – Libya anlaşması her şeyi değiştirdi… Mısır, Yunanistan’a kaptırdığı bölgeyi, durumları değiştiren Türkiye – Libya anlaşmasını gerekçe göstererek geri alma deviniminde…. Şimdilerde İzmir’den Libya’ya yoğun gemi trafiği gözlenirken, Mısır’dan sonra Lübnan da Kıbrıs Rum kesimi ile yaptığı anlaşmadan soğumaya ve kopmaya başladı… İzmir’den Libya’nın Misraka Limanı’na Türk kargo gemileri ekspres hattı açtı… Bazen bir günde 12 kargo gemisi Libya’ya ulaşmakta… O sözde Libyalı komik general hadi bu gemilere bir dokunsun da görelim!… Libya’ya akmakta olan Türk gemilerinde silah, gıda ve ilaç malzemeleri var… Türkiye, Trablus yönetimine son zamanlarda 600 milyon dolarlık silah sattı. Turkiye’nin Libya hükümetine sattığı askeri malzeme arasında ATAK helikopterleri ve Hisar – A hava savunma sistemleri de var… Darbeci Hafter’in uçakları Türkiye yapımı Hisar-A sistemleriyle vurulmaya başlandı… Darbecilerin uçak kayıpları hızla artıyor… Bu bağlamdaki açıklama meşru Libya Hükümeti’nden geldi… Katar da boş durmuyor bu arada… Meşru Libya hükümetine 5 milyar dolarlık bir destek paketi verdiğini duyurdu… Bu açıklamada “Libya’nın yanındayız” mesajı var… Tam da bu sırada Yunanistan’dan satıldıklarına dair sesler yükselmeye başladı. Türkiye’nin depremden sonra Arnavutluk’a 500 konut yapıp hibe edeceğini açıklamasına ve Arnavutluk’tan yükselen memnuniyet nidalarına değinen Yunan basını, “Arnavutluk bizi sattı” şeklinde manşetler atmaktadır… Lübnan Meclisi’nden de Kıbrıs Rum Yönetimi ile yapılan MEB anlaşmasına karşı tepkiler yükseliyor… O mecliste “Yunanistan bizi aldattı” tepkileri yankılanıyor… Önümüzdeki günlerde Lübnan’ın da tıpkı Libya gibi Türkiye ile MEB anlaşması imzalaması hiç de sürpriz olmayacak… Mısır’ın da Türkiye ile ekonomik ve siyasal işbirliğine gitmek zorunda kalacağını göreceğimiz günler uzakta değildir… *** Tüm belirtiler, Türkiye diplomasisinin Doğu Akdeniz bölgesinde çok güzel çalışmakta olduğuna dairdir… Doğu Akdeniz’deki şer ittifakı çökmeye mahkûmdur… Ve altı çizilmesi gereken önemli beklentimiz şudur: Bölgede oluşmakta olan yepyeni konjonktür Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için de çok hayırlı olacaktır… Çoooooook!.. Direnmeli ve sabretmeliyiz…
Kıbrıs Gazetesi
