Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kapsamında Lefkoşa’da “15 Temmuz Şehitlerini Anma Töreni” düzenledi.
Atatürk Kültür Merkezi’nde yer alan tören, 15 Temmuz gecesini yansıtan sinevizyon görüntülerinin ardından kahraman şehitler anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.
Ardından konuşmalar gerçekleştirildi.
Törende konuşmaları Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Başbakan Hüseyin Özgürgün, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyüekelçisi Derya Kanbay ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Bülent Gedikli gerçekleştirdi.
Tören, 15 Temmuz belgesel filminin izlenmesinin ardından sona erdi.
Törene, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Başbakan Hüseyin Özgürgün, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı (KTBK) Korgeneral Ömer Paç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı (GKK) Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, Yardımcısı Tuğgeneral Cemal Volkan, bazı bakan, milletvekili ve üst düzey yetkililer ile sivil toplum örgütlerinin başkan ve temsilcileri yanında, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Bülent Gedikli de katıldı.
AKINCI: “TARİHE GEÇEN BÜYÜK BİR OLAY”
Cumhurbaşkanı Akıncı, 15 Temmuz Anma Töreni’nde yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişiminin, Türk halkının Cumhurbaşkanı Erdoğan’nın çağrısı üzerine sokağa inip ölüme meydan okuyan cesareti sayesinde önlendiğini belirterek “Sivil halkın ellerinde bayraklarla tanklara karşı direnmesi tarihe geçen büyük bir olaydır. Kıbrıs Türk halkı adına, Demokrasi Şehitleri’ne rahmet, gazilere saygılarımızı iletiyorum” dedi.
“DARBEYE KARŞI EN ÖNEMLİ GÜÇ, HALKIN GÜCÜ, DEMOKRASİ VE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ”
Darbeye karşı en önemli gücün halkın gücü ve demokrasi ile hukukun üstünlüğü olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, “böyle dönemlerde suçluyu suçsuzdan ayırt edebilmek, gerçek bilgi ile karanlık emelleri olanların iftiralarının ayrılması çok önemlidir. Böylesi dönemlerde bu konuların konuşulması zor olduğu dönemlerdir ama bu konularda dikkatli davranılmazsa, doğabilecek sakıncalardan demokrasi yara alır. Geçen yıl darbe girişiminden kısa süre sonra Ankara’ya yaptığım ziyarette de vurguladığım gibi kurunun yanında yaşların da yakılmamasına azami dikkat gösterilmelidir. Türkiye bu konuda dikkatli adımlar atıyor ve arkasını da getirecek” şeklinde konuştu.
“DARBE GİRİŞİMİNİN BAŞARILI OLMASINI TÜRK HALKI ENGELLEDİ”
Türkiye’nin tarihi boyunca gerçekleştirilen hiçbir darbenin ardından daha iyiye gitmediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, “15 Temmuz darbe girişiminin başarılı olmasını Türk halkı engelledi, girişim başarısız oldu.
Demokratik hukuk devleti halkımıza ve Türkiye’ye yakışan yegane düzendir. Kılcal damarlara kadar sızan bu örgüt tarafından adım adım planlanan darbe girişiminin yaratabileceği felaket, halkın gücü sayesinde önlenmiştir. 40 yıldan fazla bir sürede kılcal damarlara sızan örgüt tarafından yapılan darbe planlamasından Türkiye’nin kurtulmuş olması sevindiricidir. Türkiye’ye, Atatürk’ün gösterdiği yolda, çağdaş, demokratik ve laik bir hukuk devleti olarak barış içinde mutlu ve huzurlu bir gelecek diliyorum” dedi.
DARBE GECESİ CUMHURBAŞKALIĞINDA TOPLANTI…
Cumhurbaşkanı Akıncı, 15 Temmuz darbesinin yapıldığı gece Lefkoşa dışında olduğunu anımsatarak, derhal Cumhurbaşkanlığı’na döndüğünü ve çalışma arkadaşlarını toplayarak “Türkiye’de yaşanan nedir” diye tek bir soru sorduğunu, aldığı cevabın “darbe girişimi” olması üzerine, çok net bir tavır belirleyip demokrasi ve sivil yönetimin yanında yer aldıklarını belirtti.
Bu tavrı Türkiye Cumhuriyeti yetkililerine hemen ifade ederek kamuoyu ile paylaştığını belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a İstanbul’a gitmek üzere uçakta olduğu için ulaşamadığını, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşerek Kıbrıs Türk halkının bir bütün olarak sivil yönetimden yana tavrını ve dayanışmasını ilettiğini anımsatarak şöyle devam etti:
“BRT VE NTV’YE SİVİL YÖNETİMDEN YANA DARBE KARŞITI TAVRIMIZI İFADE ETTİK”
“Darbe girişiminin ilk saatlerinde BRT ve NTV’ye telefonla bağlanarak sivil yönetimden yana darbe karşıtı tavrımızı ifade ettik. CNN Türk’e telefon bağlantısı yaptığımız sırada ise kanal darbeciler tarafından işgal edildi”.
Kıbrıs Türk halkı adına yüksek sesle ilk anda ifade ettiği bu tavrın “demokrasiden yana saf tutmak ve darbe girişimi kimden gelirse gelsin ona karşı durmak” olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “Demokrasiden, sivil yönetimden yana tavır koyduk. Sadece şahsım adına değil Kıbrıs Türk halkı adına, demokrasi yanlısı ve darbe karşıtı tavrımızı ortaya koyduk” dedi.
Cumhuriyet Meclisi Başkanı Siber Siber, bazı değerlerin kıymetinin kaybedildikten sonra daha iyi anlaşıldığını belirterek, bunlardan bir tanesi olan demokrasinin, de sağlık ve özgürlük gibi olduğunu söyledi.
TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin düzenlediği “15 Temmuz Şehitlerini Anma Töreni”nde konuşan Siber, halkın kendi kendini idaresi, hukukun üstünlüğü demek olan demokrasinin, kuvvetler ayrılığında ise halkın eşitliği anlamına geldiğini ifade etti.
“ÜLKELERİ ELE GEÇİRMEK İSTEYEN TERÖR ÖRGÜTLERİ DEMOKRASİLERE SALDIRIYOR”
Bugünün dünyasında bir ülkeyi parçalamak, yok etmek, birlik ve bütünlüğünü bozmak isteyen terör örgütlerinin, o ülkenin demokrasisini ele geçirmeye çalıştığını ifade eden Siber, Türkiye’de 15 Temmuz’da yaşanan olayın da aynen bu olduğunu belirtti.
“HALKIN DEMOKRASİYİ İÇSELLEŞTİRME VE SAHİP ÇIKMASI
ÇOK ÖNEMLİ”
Türk halkının bu doğrultuda verdiği mücadele ile dünya demokrasi tarihinde yerini aldığını belirten Siber, halkın demokrasiyi içselleştirme ve sahip çıkmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
Bu kapsamda 15 Temmuz’da ülke demokrasisi ile birlik ve bütünlüğüne sahip çıkma esnasına şehit düşenleri bir kez daha rahmetle anan Siber, böyle bir girişimin bir kez daha yaşanmaması dileğinde bulundu.
ÖZGÜRGÜN: “15 TEMMUZ TARİHİ BİR DÖNÜM NOKTASI”
Başbakan Hüseyin Özgürgün ise, 15 Temmuz’un, Anavatan Türkiye için tarihi bir dönüm noktası olduğunu ifade ederek, darbe girişimin yıldönümünde şahsı ve hükümeti adına şanlı direniş ile bu uğurda kahramanca şehit düşenleri rahmet ve minnet ile andıklarını söyledi.
“TÜRK ULUSU’NUN BİRLİK VE BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMAYA KİMSENİN GÜCÜ YETMEYECEĞİNİ GÖSTERDİ”
Türkiye Cumhuriyeti’nin yükseliş ve güçlü adımlarla ilerlemesini engellemeye yönelik bu girişimin asla sonuç vermeyeceğini ifade ederek, Türk Ulusu’nun birlik ve bütünlüğünü bozmaya kimsenin gücü yetmeyeceğini gösterdiğini vurguladı.
Özgürgün, egemenliğin kayıtsız şartsız tek sahibi Türk Milleti’nin 15 Temmuz’da gösterdiği kahramanlık; birlik ve bütünlüğü pekiştirip demokrasi ve milli iradeye sahip çıkma adına yazılmış yeni bir destan olarak şanlı Türk tarihinde yerini aldığını kaydetti.
“TÜRK MİLLETİ İLE AYNI DUYGU BÜTÜNLÜĞÜ İÇİNDE OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Özgürgün, yüce Türk Ulusunun ayrılmaz parçası olan Kıbrıs Türk halkının her zaman ve koşulda Türk Milleti ile aynı duygu bütünlüğü içinde olduğu ve olmaya da devam edeceğini söyledi.
Özgürgün, bu vesliyle 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri’ni bir kez daha rahmet ve minnetle anarak, demokrasi ve geleceğine sahip çıkarak kahramanlık destanı yazanlara en derin sevgi saygılarını sundu.
KANBAY: “İHANET ALELADE BİR KALKIŞMA DEĞİLDİ… EN KANLI TERÖR EYLEMİ”
Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay da, konuşmasında, töreni; “15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de vuku bulan menfur darbe teşebbüsünün Türk Milleti’nin cesur direnişi sayesinde önlenmesinin 1’inci yıldönümünde ihanet girişimini hatırlama ve o gece vatan ve milleti için darbecilerin üzerine yürüyen şehitleri anma ve gazilere de bir kez daha şükran sunma” amacıyla düzenlediklerini söyledi.
15 Temmuz’un, “Demokrasi ve Milli Birlik Günü” olarak tatil ilan edildiğini belirten Kanbay, sözkonusu ihanetin alelade bir kalkışma olmadığı; Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihinde karşı karşıya kaldığı en kanlı terör eylemi olduğunu vurguladı.
“FETÖ ŞEBEKESİ…ÖLÜMCÜL SİLAHLAR KULLANDI”
“O gece Ankara ve İstanbul semalarında uçakların göründüğü ilk anlarda bazı şeylerin ters gittiğini anladık, İlereleyen saatlerde bunun bir askeri darbenin ötesine geçtiğini ve faillerinin Fetö’ye mensup hainlerden oluştuğunun anlaşılmasıyla dehşet ve vehamet hissiyatına dönüştü. ‘Fetö Şebekesi’nin ihanetine katılanlar ülkemizin varlığı, özgürlüğü, demokrasisini savunmak için sokağa çıkan masum sivillere karşı ölümcil siahlar kullandılar. Kendilerini silah arkadaşları olarak gören ve girişime katılmayı reddeden masum askeri personeli ve komutanları öldürdüler.
“TÜRK DEMOKRASİSİ VE DEVLETİ İÇİN ‘GÜÇ VE ‘SEBAT’ SINAVI”
Darbeciler kendilerine karşı direnişi bastırmak için TBMM’yi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni, Milli İstihbarat Teşkilatı karargahı, Emniyet Özel Harekat Merkezi’ni bombaladılar, Cumhurbaşkanı’na suikast girişiminde bulundular. O gece 250 yurttaşımızı şehit ettiler, 2 binden fazla insanı yaraladılar “ diyen Kanbay, 15 Temmuz’un Türk demokrasisi ve devleti için ‘güç ve ‘sebat’ sınavı olduğunu ifade etti.
Kanbay, her siyasi görüş ve kesimden, özveriyle tankarın önüne çıkarak yurduna özgürlüğüne sahip çıkan Türk Milleti’nin direnerek tarihi bir dayanışma örneği gösterdiğini kaydetti.
FETÖ’nün Türk devletinin kontrolünü ele geçirme ve rejimi sapkın inançlarına göre yeniden tesis etme arzusunun bir sır olmadığını belirten Kanbay, on yıllarca müridlerini emniyet, yargı, silahlı kuvvetler gibi devletin tüm kritik organlarına nüfuz etmeleri için cesaretlendirdiğini belirtti.
“RİYAKARLIK, GİZLİLİK VE KETUMİYET ÜZERİNE KURULU YENİ NESİL BİR TERÖR ÖRGÜTÜ”
FETÖ’nün, riyakarlık, gizlilik ve ketumiyet üzerine kurulu yeni nesil bir terör örgütü olduğunu ifade eden Kanbay, esas şaşırtıcı olan TSK’ya bu denli nüfuz etmeleri olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini hedef alan ve varlığına yönelik bir tehdit olarak açık bir şekilde ortaya çıktığını kaydetti.
“Bir yıl boyunca sürdürülen idari, cazai ve hukuki tahkikat sonrasında 15 Temmuz’da neler olduğunu, arkasındaki faili daha iyi teşhis ettiğimizi düşünüyoruz” diyen Kanbay, şu anda 15 Temmuz’un faillerine ilişkin 23 ayrı ilde devam eden 100’e yakın dava mevcut olduğunu söyledi.
Olayın faillerinin darbe teşebbüsü esnasında ciddi suçlar işlediği ve ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştirdiği ve bu suçların uluslararası insan hakları kuruluşlarınca da kabul edildiğini belirten Kanbay, işlenilen suçların cezasız kalmasının düşünülemeyeceğini kaydetti.
GEDİKLİ: “TÜRK MİLLETİ YENİ BİR DİRİLİŞİN MEŞALAESİNİ YAKTI”
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdopan’ın Başdanışmanı Bülent Gedikli ise, AKM’deki 15 Temmuz Şehitlerini Anma Töreni’nde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı çağrı sonucu sokağa çıkan Türk Milleti’nin, hain darbe ve işgal girişimini bertaraf ederek yeni bir dirilişin meşalaesini yaktığını söyledi.
O gece Türkiye’de yaşananları en iyi, yıllarca mücadele vererek devletini kuran Kıbrıs Türk halkının anlayabileceğini belirten Gedikli, Kıbrıs Türk halkının 15 Temmuz gecesi verdiği desteğin anlamlı olduğunu vurguladı.
“YAŞANANLAR ENTERASANDI…DEVLETİ İÇTEN ÇÖKERTMEYE ÇALIŞTILAR”
O gece yaşanları enteresan olarak niteyeleyen Gedikli, Türk Devleti’nin tarihi sürec içerisinde böylesi darbe, işgal ve saldırılarla çok karşılaştığını ancak 15 Temmuz’un diğerlerinden ayrılan önemli bir farkılılığı bulunduğunu ve devlet kurumları içerisine sızan hainlerin adeta devleti içerden çökertmeye çalıştığını kaydetti.
“TÜRK MİLLETİ KENDİ SELA VE ŞEHADETİNE KOŞAN BİR MİLLET”
Türk Milletini “ kendi sela ve şehadetine koşan bir millet” olarak niteleyen Gedikli, milletin bu yola; vatansız, bayraksız ve ezansız kalmamak adına koştuğunu söyledi.
“250 MASUM ŞEHİT, YAKLAŞIK 2 BİN YARALI”
Bu uğurda 250 masum insanın şehit düştüğü, yaklaşık 2 binin yaralandığını kaydeden Gedikli, bu kapsamda şehitlere rahmet, yaralı ve gazilere de şükran ve acil şifalar diledi.
Gedikli, 40 yıllık süreçte devletin önemli kurumlarına sızan Fetö mensuplarına ‘asker’ veya ‘polis’ değil ;‘vatanına ihanet eden üniformalı terörist’ denilebileceğini ve bu mesleği onur ile yapanlara karşı dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
“YABANCI ÜLKELERE TÜRKİYE’Yİ İŞGAL EDİN ÇAĞRISI…”
Kendi vatandaşı, kurumuna ateş açmaktan çekinmeyen Fetö mensuplarının bunun ötesine geçerek yabancı ülkelere ‘Türkiye’yi işgal edin’ çağrısında bulunduklarına da dikkat çeken Gedikli, ancak yargının bu hainlerden bunun hesabını soracağını vurguladı.
